Yazı ve Grafik Tasarımı

İletişim -communication -; duygu düşünce ve bilginin söz, yazı ya da söz dışı unsurlar aracılığıyla değiş tokuş edilmesini sağlayan toplumsal bir süreçtir. Gündelik yaşamın ve iş yaşamının önemli bir parçası olan iletişim, yeni dünya düzeninde görselliğe odaklanmaktadır. Görsel iletişim -visusal communication -; görme ve algılama yetisinden yararlanarak duygu, düşünce ve bilgi alışverişi sağlayan bir süreçtir. İmgelerin ve görsel kültürün egemenliğinde şekillenen yeni dünya düzeninde, görsel iletişimin her geçen gün daha fazla önem kazandığını ileri sürmek mümkündür.

Yazı ve grafik tasarım, görsel iletişimin en temel uygulama biçimlerindendir. Her yerde ve her ortamda karşımıza çıkan bu iki olgu, halkla ilişkiler mesleği açısından da oldukça büyük önem arz etmektedir. Halkla ilişkiler; algı, ikna ve itibara dayalı bir disiplindir. Halkla ilişkiler departmanları, kurum içine ve dışına yönelik olarak gerçekleştirdiği faaliyetlerde gazete, dergi, kitap, takvim, rapor bülten, mektup afiş, broşür, katalog ve kartvizit gibi araçlarda, yazıyı ve grafik tasarımdan yoğun olarak yararlanmaktadır. Bu nedenle halkla ilişkiler çalışanları, yazıyı ve grafik tasarımı ustalıkla kullanma bilgi ve becerisini edinmek durumundadır.

İnsan, başlangıçtan günümüze kendini ifade etme arzusu içinde olan bir varlıktır. Yazı, insanın bu arzusuna hizmet eden etkili bir iletişim aracıdır. Tarihin başlangıcı kabul edilen yazı; insanın düşündüklerini, hissettiklerini ya da ifade etmek istediklerini somutlaştırarak dile getirebilmesini sağlayan gösterge ve simgeler bütünüdür. Yazı, tarihsel süreç içerisinde insanla birlikte yol almış ve evrilerek var olmaya devam etmiştir.

Yazının taş ve kil tabletler üzerinde başlayan, papirüs ve parşömen üzerinde devam eden yolculuğu, kâğıt ve matbaa ile hızlanmıştır. Gelişen teknolojiyi, yazının çoğaltılmasına ilişkin yöntemleri çeşitlendirmiş ve yazının yaygınlaşmasını sağlamıştır. Uçup gitmeye, unutulmaya mahkum duygu, düşünce ve bilgiler; yazı aracılığıyla kayıt altına alınmış, belleğin yükü hafifletilmiş ve kültür kuşaktan kuşağa aktarılmıştır. Öyle ki günümüz uygarlığı yazı üzerine kurulmuş ve tüm kültürel birikimini yazı aracılığıyla aktarmıştır.

Yazı, sesin işaretlerle oluşturulmuş ve dizgilere dönüştürülmüş hâlidir. Yazı; işlevsel olduğu kadar, görsel ve estetik de bir imgedir. Yazının tarihsel serüveni incelendiğinde, içerik ve biçimin hep iç içe olduğu görülebilmektedir. Diğer bir ifadeyle yazı ve grafik, birlikte var olan ve birbirini bütünleyen iki kavramdır. Yazı, daha okunaklı ve daha etkileyici olabilmek için grafik tasarıma ihtiyaç duymaktadır. Dolayısıyla yazı ve yazı ile bağlantılı içeriğin bir sistem içinde boyutlandırılması, düzenlenmesi ve basılı hâle getirilmesi anlamına gelen grafik tasarım, görece önem arz eden bir alan olarak dikkat çekmektedir.

Yazı, basım ve tipografinin doğuşu ve gelişimi, tarihsel süreç içinde birbirinin içine geçmiştir ve geçmişten günümüze uzanan bir süreklilik temelinde ilerlemeye devam etmektedir. Yazı ve grafik tasarımın, insan var oldukça, var olmaya; insan ve kültür değiştikçe de, değişmeye devam edeceğini öngörmek mümkündür. Tüm bu nedenler yüzünden halkla ilişkiler çalışanlarının; yazı, basım, tipografi , grafik tasarım konularına yönelik farkındalık ve bilgi düzeyleri ile uygulama becerilerinin yüksek olması gerekmektedir.