İşletmeler İçin Stratejinin Önemi ve Yönetişim

Strateji; oluşturulması, uygulanması ve değerlendirilmesi bakımından uzun bir süreci kapsamakta ve belli planlar çerçevesinde gerçekleştirilmektedir. Bu süreç somut temellere dayanması nedeniyle işletmelerin uygulamalarında sorunların çıkmasını engellemekte ya da en aza indirmektedir. Bu bakımdan işletmeler iş süreçlerini stratejik temelde oluşturarak misyonlarını gerçekleştirmek ve vizyonlarına ulaşmak için gerçekçi adımlar atmış olurlar.

İşletmeler, gerçekleştirdikleri çalışmaları belli programlar çerçevesinde yapmakta ve bu çalışmalar önceden düşünülen, planlanan geniş bir süreci kapsamaktadır. Bu süreç sonunda işletmenin yararına olacak şekilde bazı stratejik düşünceler ortaya çıkmaktadır. Stratejilerin işletmenin yararına olması planlanması nedeniyle işletmeyi daha ileri götürmesi gerektiği düşünülmektedir. Ancak işletme stratejilerini etkileyen iç ve dış faktörler de bulunmaktadır. İşletmeler bu faktörlerden en az zarar görecek şekilde etkilenmek için çeşitli çalışmalar yapmaktadır.

İşletme stratejisini sınırlayan çeşitli unsurlar bulunmaktadır. İşletmeler her ne kadar iş süreçleri ve kendileri için en doğru stratejiyi seçmeye çalışsalar da bazı durumlarda bu sürece etki eden faktörler bulunmaktadır. Bu faktörleri; hukuk, gelenek, görenek ve ahlaki yapı, uygulamalar, karşı stratejiler, sosyopsikolojik etkenler olarak sıralamak mümkündür.

Stratejik yönetişim ; stratejik değişimi gerçekleştirmek için kurumsal amaçlarla kurumsal direktiflerin bir araya gelmesine yardım eden geniş çaplı yönetim yaklaşımı olarak planlamanın vurgulanmasından türemiştir. Kurumsal yönetişim genel olarak işletme yönetimiyle işletme sahipleri arasındaki yönetsel iletişim çalışmalarını kapsamakta, işletme hissedarlarının, ortaklarının, paydaşlarının vb. farklı çevrelerin zarar görmemesi için stratejik yönetim çalışmaları üzerinde durmaktadır. Bu noktada yönetim kuruluna büyük görevler düşmekte ve yönetişimi en ideal düzeyde uygulamaları beklenmektedir. Kurumsal yönetişim, paydaşların desteğinin alınması ve bunun her yönden örgüt açısından avantaja dönüştürülmesinin anahtarıdır.

Kurumsal yönetişim, iletişim temelli yönetim stratejilerinin uygulandığı, işletmenin iç ve dış olmak üzere çeşitli çevrelerle ilişkisini düzenleyen kurallar bütününü kapsamaktadır. Bu doğrultuda kurumsal yönetişim uygulama şekli bakımından bazı ilkeleri temel almaktadır. Adillik, şeffaflık, hesap verilebilirlik, sorumluluk ilkesi bunlar arasında sayılabilir. Kurumsal yönetişim; kurumun neleri yapıp neleri yapmayacağını, iş sürecinin standartlarını, yönetimle çalışanlar arasındaki mahrem olan ve olmayan alanları açıklığa kavuşturması anlamında yönetsel boşlukları doldurmaktadır. Bu belirleyicilik, kurumun gerçekçi stratejiler üretmesini ve iş sürecinin gerçekçi bir şekilde takip edilmesini sağlamaktadır. Tüm bu süreçleri yönetmekle görevli olan Yönetim Kurulu üyeleri, işletme kanunlara uygun olarak sevk ve idare eder. Genel Kurul'un aldığı kararları uygular.

İşletmelere göre toplanma zamanı değişen yönetim kurulu genellikle en az dört kişiyle toplanır. Kararlar toplantıya katılanların salt çoğunluğuyla alınır. İşletme faaliyetlerinden, karar ve tercihlerinden birinci derecede yönetim kurulu sorumludur. Bu bakımdan iyi bir işletme yönetimi için yönetim kurulunun sorumluluklarının doğru şekilde belirlenmesi önem taşımaktadır .

İşletmelerde yönetişim biçimleri; genel girişimcilik yönetimi, hayalet yönetim, ortaklık yönetimi, kaos yönetimi olmak üzere dört başlıkta ele alınmaktadır.