Etkili Yazma İlkeleri
Yazma; duygu, düşünce, deneyim ve hayallerin yazıyla anlatılmasıdır. Yazma, insani bir süreç ve insan doğasına özgü bir dürtüdür. Bu anlamıyla öncelikle bir gereksinim ve bir iletişim etkinliğidir. Bir gereksinimdir, çünkü insanın kendini ifade etme ve kendini anlatma arzusunun yazıya dökülmüş hâlidir. Bir iletişim etkinliğidir, çünkü insanın çevresinde bulunan diğer insanlarla duygu, düşünce ve bilgi paylaşımına aracılık etmektedir.
Yazılı anlatım, hem sosyal bir davranış, hem de gelişimsel özellik gösteren bilişsel bir süreçtir. Bu nedenle de yalnızca yaşamsal etkinliklere katılıma ilişkin bir gereklilik değil, aynı zamanda yaşam boyu başarının göstergesidir. Günümüz dünyası, insanların yazılı anlatım becerisine sahip olmaları şart koşmaktadır. Rekabet yoğun iş ortamında, hangi meslek grubunda olurlarsa olsunlar tüm işgörenler yazıyı ve yazı aracılığıyla anlam yaratmayı bilmelidirler. Yazma bilgi ve becerisi, halkla ilişkiler mesleği için de belirleyici önemdedir. Halkla ilişkiler, bir örgütün ilgili olduğu çevreyle iletişim içinde olmasını ve amaçlarına ulaşmasını sağlayan çabalar bütünüdür. Halkla ilişkiler; örgütsel amaçları gerçekleştirebilmek ve örgüt ile çevresi arasında etkileşim, güven, iş birliği, anlayış ortamı yaratmak için yazıyı ve yazılı iletişim araçlarını kullanmaktadır.
Etkili yazma; herhangi bir konuya ilişkin görüş, duygu ve fikirlerin düzen ve bütünlük içinde etki yaratmak amacıyla kaleme alınması demektir. Tüm yazı türleri, bir amaç uğruna ve belirli ilkeler uyarınca yazılmaktadır. Bu bağlamda yazı aracılığıyla etki yaratmak, etkili yazma ilkelerine uygun hareket etmekle mümkündür. Etkili yazma ilkelerini, ‘içeriksel ilkeler’ ve ‘biçimsel ilkeler’ olmak üzere iki kapsamda ele almak mümkündür.
Etkili yazmada içeriksel ilkeler, düşünsel yeteneği en üst düzeyde kullanarak yazılı metin geliştirme sürecini yönetmek anlamına gelmektedir. Etkili yazma; yazı amacının açık ve sarih bir şekilde belirtilmesi, yazı amacı üzerine düşünülmesi, ortaya konan fikir ve duyguların geliştirilmesi, ayrıntılandırılan bu fikir ve duyguların yazı tekniği ile dilbilgisi kurallarına bağlı olarak yazıya dönüştürülmesi ile mümkündür.
Yazma birbirini takip eden evrelerden oluşan bir süreçtir. Yazılı metin geliştirme süreci; ‘buluş’, ‘planlama’ ve ‘yazılı anlatım’ aşamalarından oluşmaktadır. Etkili yazma için, söz konusu üç basamağın eşgüdümlü bir şekilde gerçeleştirilmesi ve tüm yazma sürecinin yönetilmesi gerekmektedir. Yazılı metnin en önemli özelliği, birlik ve bütünlük içinde olmasıdır. Yazılı metin, birçok ögeden oluşmaktadır ve tüm ögeler birleşerek bir anlam yaratmaktadırlar. Bir yazının ‘giriş’, ‘gelişme’ ve ‘sonuç’ olmak üzere üç bölümü vardır. Her üç bölüm de, yazılı metni oluşturan ögeler gibi birbiriyle bağlantılıdır.
Yazma, içeriksel olduğu kadar, biçimsel bir süreçtir. Yazma süreci; birbiriyle ilişkili birçok cümlenin dilbilgisi kurallarına uygun olarak ardışık bir şekilde sıralanmasıyla gerçekleşmektedir. Bu bağlamda etkili yazmada biçimsel ilkeler; ‘sözcük’, ‘cümle’, ‘paragraf’, ‘dilbilgisi kurallarına uygunluk’ ve ‘kavram hâkimiyeti’ olarak ifade bulmaktadır. Etkili yazma için, içeriksel ilkelerin ve biçimsel ilkelerin birbiriyle uyumlu bir şekilde uygulanması gerekmektedir.