Michel De Certe au’da Gündelik Hayat, Strateji ve Taktikler

De Certeau’nun Yaşamı ve Eğitimi

Michel de Certeau 17 Mayıs 1925 yılında Güneybatı Fransa, Chambery’de dünyaya geldi. Lyon ve Paris’te, Grenoble Üniversitesinde felsefe eğitimi aldı. Üniversite yıllarında, felsefeyle birlikte klasik edebiyat, tarih ve ilahiyatla ilgilendi. Bu yıllarda, edebiyattan teolojiye ortaya çıkan entelektüel ilgilerinin zenginliği kendisini Certeau’nun hayatının sonraki dönemlerinde sonraki dönemlerinde ortaya koyduğu çalışmalarda açıkça göstermiştir. 1950 yılında, 25 yaşında İsa Birliği isimli Cizvit bir tarikata katılmıştır. 1956 yılında üyesi olduğu bu Cizvit tarikat içerisinde papaz oldu ve bu Hristiyan tarikatına olan bağlılığını ölümüne değin sürdürdü. Lisans eğitiminden sonra, 1960 yılında, Sorbon üniversitesinde, dinî bilimleri alanında doktorasını tamamladı. Sonrasında, Yaklaşık 30 yıl boyunca oldukça verimli akademik ve entelektüel çalışmalara imza attı. 1986 yılında, tam bir düşünce seyyahı olan De Certeau, Paris’te hayata gözlerini yumdu.

De Certeau’nun Entelektüel İlgileri

Üniversite yıllarında, Felsefenin yanında edebiyat, Tarih ve Dini Bilimlerle ilgilendi. Özellikle Dinsel Alana olan ilgisi Teolojiyle sınırlı kalmadı, hayatının çok erken denilecek bir döneminde, 1950 yılında İsa Birliği isimli Cizvit bir tarikate katıldı ve onun bu yapıya bağlılığı ölümüne değin sürdü. 1960 yılında, Sorbon üniversitesinde, teoloji (dinî bilimler) alanında doktorasını tamamlamıştır. Aynı yıllarda, Cizvit tarikatının tarihsel kökenlerine ilişkin çalışmalarda bulundu ve 1960’lı yılların ortalarında erken modern dinî tarih alanında Fransanın en önemli uzmanlarından biri olarak görüldü. Fransada 1960’lı yıllarda tırmanmaya başlayan öğrenci olayları onun entelektüel ilgilerinde ciddi değişiklikler meydana getirdi. Bu yıllarda, Freud’un çözümlemeleri üzerine başlayan Psikoloji ilgisi, sonraki yıllarda kendisini Lacanın çalışmalarına yönlendirdi: 1964 yılında, Jacques Lacan’ın Paris’te açmış olduğu Ecole freudienne’ye katıldı. Psikanalizin yanında Certeau’nun ilgilenmiş olduğu diğer entelektüel alanlardan birisini de dilbilim çalışmaları oluşturur. 1968 yılında meydana gelen öğrenci olaylarından sonra Certeau’nun ilgisi toplumun kültürünü oluşturan unsurlar üzerine yoğunlaştı. Certeau’nun bu dönemde cevaplamaya çalıştığı soru, “nasıl varız” yerine “nasıl yaratıyoruz” sorusuydu. Tüm bu sorgulamaları sonucunda Gündelik Hayatın Keşfi isimli eseri ortaya çıktı. Eleştirel bir tutumu ve disiplinler arası bir çalışma disiplini benimsemiş olan Certeau hayatının sonuna (1986) değin Teolojiden Tarih Yazımı ve Gündelik Hayata ilişkin pek çok alanda önemli akademik çalışmalara imza atmıştır.

De Certeau’da Gündelik Hayat Pratikleri ve Özgürlük Sorunu

Gündelik hayat ve tüketim toplumlarına ilişkin yaklaşımlar genel hatları ve temel sayıltılarıyla ortaya konmaya çalışılmıştır. Ayrıca, Lefevbre ve Frankfurt Okulu üyelerinin temsil ettiği 'kötümserci' ya da sıradan bireyi gündelik hayat ya da tüketim kültürü içerisinde 'pasif' bir konuma yerleştiren yaklaşımlarına karşı Certeau'nun ileri sürdüğü, tüketiciyi aktif kimseler olarak değerlendiren yaklaşımı ortaya konulmaya çalışılmıştır. Certeau eşeltirilerinde iki noktanın altını çizmiştir: tüketiciler ya da kullanıcılar sanıldığı gibi gündelik hayat içerisinde pasif kullanıcılar değildir; tam tersine, kendilerine sunulan her türlü ürünü (simgesel ve maddi) kullanım biçimlerine dönüştüren ve kendilerine özgürlük alanı açan aktif öznelerdir.

De Certeau’nun Foucault Eleştirisi

Certeau'nun görüşlerini açımlayabilmek için Foucault'un modern özne sorununa ilişkin Hapishanenin Doğuşu isimli eserindeki görüşleri ve Certeau'nun Foucault'a yönelttiği eleştiriler ortaya konmaya çalışılmıştır.

De Certeau’da Taktik ve Strateji Kavramları

Certeau’nun modern tüketim toplumunda pasif olduğu düşünülen bireyin, kendisine sunulan her türlü ‘simgesel ve maddi ürünü’ uyguladığı gündelik pratikler ve taktiklerle nasıl dönüştürdüğüne ilişkin görüşleri ‘taktik’ ve ‘strateji’ kavramları üzerinden açıklanmaya çalışılmıştır. Dolayısıyla, hâkim yapının belli bir fiziksel uzamda uyguladığı ‘stratejiler’ karşısında sıradan kimselerin iktidarın uzamlarını kullanarak gerçekleştirdiği ‘taktik’lere ilişkin Certeau’nın görüşleri açıklanmaya çalışılmıştır.