İslam Öncesi Türk Sanatı ve Türk-İslam Sanatı
Türk tarihi, türklerin yaşadığı coğrafya ve ortaya koydukları mimari eserler hakkında bilgi verilmiştir. Türk tarihi gibi, Türk sanatının da değişik coğrafyalarda yaşanmış, gerçekleşmiş uzun bir geçmişi vardır. Türk sanatı incelenirken İslam öncesi ve sonrası olarak ele alınmıştır; çünkü İslam dini, Türk sanatında köklü değişimlere neden olmuş, özellikle mimariye yön vermiştir. Türk sanatında da bu olguyu Proto -Türk kültürleri başta olmak üzere Hun, Göktürk, Uygur ve ardından İslamiyetin kabulü ile Karahanlı, Büyük Selçuklu ve devamında Anadolu Selçukluları ve Osmanlılara kadar devam eden bir kültür tarihi süreci takip eder.
MÖ 4000 yıllarına tarihlenen Türk sanatı, Asya’dan Anadolu’ya kadar yüzyıllar süren yolculuğu boyunca sürekli bir gelişim ve etkileşim içinde olmuştur. Türkler Asya’dan Anadolu’ya yolculuklarında karşılaştıkları diğer kültürler ile kendi kültürel zenginliklerini harmanlayarak yeni ve benzersiz sanat ürünleri meydana getirmişlerdir. Bu yolculukta her ne kadar diğer kültürlerden etkilenmiş görünseler de Türk sanatı Orta Asya’da ortaya çıkan kültürünün özünü hiçbir zaman kaybetmemiştir.
İslam öncesi Türk sanatı, en az beş bin yıllık bir zamanı içine alan yarı göçebe sanatı karakteri taşır. İslam öncesi Türk devletlerinden Hunlar ve Göktürkler daha çok konar göçer bir hayat sürmüşler, Uygurlar ise kentlerde yaşayan dış etkilere açık, şehirli bir kültür ve sanat ortamına sahip olmuşlardır. Bu dönemlerin mimari, heykel, resim ve el sanatları alanlarında tasarım, malzeme, teknik, renk, motif ve kompozisyon bakımından İslami döneme önemli etkileri söz konusudur.
Türk sanatı, tarihi seyir içerisinde değişik konular, temalar kazanan kendine has özellikler ile beliren bir sanattır. Türklerin İslâmiyeti kabul etmeleriyle yeni ve zengin alanlara kavuşmuştur.İnsan yaşamında din etkilerini belirgin olarak gördüğümüz Orta Çağ dönemleri Türkler için de bir dönüm noktası olmuştur. 10. yüzyıldan sonra büyük topluluklar h âlinde İslamı kabul eden Türk boyları, kurdukları devlet ve uygarlıklara İslami kişilikler vermiştir. Mimarlık alanında, merkezi planlı yeni bir cami tipleri, kervansaraylar, medreseler,imaretler, türbeler, hamamlar, çeşmeler, sebiller, köprüler inşa etmişlerdir. Türk sanatı; bütün İslam ülkelerini içine alan İslam sanatının ayrı, kendine has özellikleri, kimliği olan bir sanat alanı olarak tanımlanıp değerlendirilebilir.