Anadolu’da Bozkır Kökenli Toplumlar
Kimmer ve İskitler Anadolu öncesi bozkırlarda hayatlarını sürdürmekteydiler. Moğolistan ve Türkistan'da yaklaşık MÖ 800'lerde meydana gelen ve oldukça uzun süren bir kuraklık Orta Asya ve Güney Rusya bozkırlarında kayda değer bir nüfus baskısına sebep oldu. İskitler, Kimmerlerin yaşadıkları coğrafyaya gelince Kimmerler yurtlarından ayrıldılar. Kimmerler ve onları takip eden İskitler Anadolu’ya geldiler.
Anadolu'da Kimmerler
Kimmer- Urartu İlişkisi: Doğu Anadolu’da MÖ 8 yüzyılın ortalarından itibaren beylikler hâlinde yaşayan toplumlar birleşerek Urartu Devleti’ni kurmuş ve sınırları Fırat’tan Hazar’a, Kafkaslardan Kuzey Suriye’ye kadar uzatmışlardır. Urartular tarihleri boyunca en büyük düşmanları olan güneydeki Asur ile uzun süren mücadeleler gerçekleştirmişlerdir. Ancak Asur Kralı Sargon ve ardılları dönemleri Urartu için kuzeyden gelen Kimmerlerin de baskısı görülür. Anadolu’ya açılan en önemli kapılardan birisi Kafkaslardır. Tarih boyunca kuzeyden gelen toplumlar Kafkas geçitlerini kullanarak Anadolu’ya gelmişlerdir. Kafkas geçitlerini geçerek Urartu topraklarına gelen Kimmerlere karşı Urartu Kralı II. Argişti kuzeye bir sefer düzenleyerek Kimmer saldırılarını önlemeye çalışmış ise de MÖ 707’de büyük bir yenilgi yaşamıştır. Ardından gelen II. Rusa ise askeri bir mücadelenin yerine akıllıca bir politika ile Kimmerler ile anlaşma yapmıştır. Hatta bu anlaşma ittifak aşamasında gerçekleşerek bazı Kimmer boylarını kendi topraklarına kabul ederek ana kolu batıya doğru yönlendirebilmiştir.
Kimmer- Asur İlişkisi: MÖ 8. yüzyılın ikinci yarısında Asur belgeleri ilk defa Ön Asya’nın kuzeyinde Urmiye Gölü civarında, bazen de Manna ülkesinde ortaya çıkan Gimirrai=Kimmer halkı hakkında bilgi verir. Asarhaddon ve Asurbanipal zamanında Kimmerler Asur için tehdit oluşturmuştur. Kimmer hükümdarı Tugdamme’nin ölümünden sonra Kimmer tehdidi ortadan kalkmıştır.
Kimmer-Frig İlişkisi: Kimmerler MÖ 676'da Gordion’u ele geçirek Frigleri yıkmıştır. Gordion kazılarında, kentin acımasızca tahrip edildiğini gösteren kanıtlar elde edilmiştir.
Kimmer- Lidya İlişkisi: Kimmerler, Lidya’ya MÖ 657 yılında saldırmışlardır. MÖ 646/645'e doğru Kimmerler, büyük kitleler hâlinde ve ani olarak Lidya’ya ikinci bir saldırı düzenlemişlerdir. Lidya başkenti Sardes’i yağmalamışlardır. Lidya Kralı Alyattes MÖ 6. yüzyılın başlarında onları Kızılırmak’ın doğusuna sürebilmiştir.
Anadolu'da İskitler
İskit- Urartu İlişkisi: İskitlerle Urartu kralı II. Rusa akıllıca bir politika izleyerek, bir antlaşma yapmıştır. Ancak, İskitler MÖ 7. yüzyılın başlarında Urartu yerleşim merkezlerine baskınlar düzenleyerek, bu merkezleri yakıp yıkmışlardır. MÖ 6. yüzyılın başlarında gerçekleşen istilalarına karşı koyamayarak, MÖ 585'te tarih sahnesinden çekilmişlerdir.
İskit- Asur İlişkisi: Asur kaynaklarında İskit adı ilk kez Asarhaddon devrine ait kaynaklarda geçmektedir. Asurlular, Kimmerleri “Gimirrai”, İskitleri ise “Aşguzai” olarak adlandırmışlardır. Asarhaddon ve Asurbanipal dönemlerinde Asur-İskit dostluğu antlaşmaya bağlı olarak devam etmiştir. Asarhaddon, İskit hükümdarı Bartatua’ya kızını vererek antlaşma yoluna gitmiştir.
İskit-Asur ilişkilerinin izleri sadece yazılı belgelerde değil, arkeolojik buluntularda da görülmektedir. Antik Manna bölgesinde yer alan Ziviye buluntuları İskit- Asur ilişkilerinin sanatsal alana da yansıdığını gösteren güzel örnekler sunmaktadır.
Anadolu'da Kimmer ve İskit İzleri
Kimmer ve İskitlerin asıl izi bozkırlarda olmasına rağmen, MÖ 7. yüzyılın başlarından itibaren Anadolu’da da kendilerine ait izler bırakmışlardır. Bu izleri hem yazılı belgelerden hem de arkeolojik buluntulardan öğrenmek mümkündür. Herodotos, İskitlerin Anadolu’nun önemli bir kısmına yayılıp, burada 28 yıl hüküm sürdüklerini bildirmektedir. Bu dönem yaklaşık MÖ 7. yüzyılın ortalarından MÖ 7. yüzyılın son çeyreğinin başlarına kadar sürmüştür. Bu dönem yaklaşık MÖ 7. yüzyılın ortalarından MÖ 7. yüzyılın son çeyreğinin başlarına kadar sürmüştür. İskitler bu sürede Anadolu’ya hızlı bir şekilde yayılmış ve birçok egemenlik izi bırakmıştır. Fırat- Dicle bölgesinde Akhamenid döneme kadar hüküm süren İskitlerin dillerine ait ipuçları muhtemelen diğer toplumlara ait birçok çivi yazılı belgede takip edilebilir. İskitlerin, Ksenophon’un “Kyros’un Anabasisi” adlı eserinde verdiği bilgiler ışığında MÖ 4. yüzyıla kadar Doğu Anadolu varlıklarını devam ettirebildikleri bilinmektedir. Bu eserde Pers Kralına karşı Yunan paralı askerlerinden oluşan ordunun Harpasos’a (Çoruh) ilerleyerek, “İskit Ülkesi’ne” girdikleri ve ovalık bölgede 4 günde 20 parasang (110 km) gittiklerini belirtir. Bu itibarla söz konusu bölge açık bir şekilde İskit ülkesi olarak belirtilmektedir. Kimmer ve İskitlerde mezarlara gömü önemli bir yer tutmaktaydı. Onların mezarlarına kurgan denilmekteydi. Kurgan= korugan, yani koruyan anlamında kullanılmıştı. Ölen kişi mezara günlük hayattaki eşyalarıyla gömülüyordu. Anadolu kültür çevresinde de İskit dönemine ait kurganlar bulunmuştur. Bunlar Anadolu’da bozkır kavimleri varlığının güçlü delilleridirler. Anadolu toprakları üzerinde bozkır konar- göçerlerine ait dört kurgan belirlenmiştir. Bunlardan ikisi Yukarı Fırat’ta Malatya çevresinde Norşuntepe’nin akropolisinde bulunmuştur. Diğer iki kurgan ise Amasya’da ortaya çıkarılmıştır. Bunlardan birincisi Amasya ili Gümüşhacıköy ilçesi İmirler köyü yakınındadır. İkincisi ise Amasya’nın kuzeyinde Ladik ve Taşova arasındaki vadide kaçak olarak açılan bir kurgandır. Anadolu’da kurganlara gömü adetleri ve Kurgan buluntuları Karadeniz’in kuzeyi ve Orta Asya kültür çevresi atlı bozkır kavimlerinin temsilcilerinin varlığını gösteriyor. Bundan dolayı kurganlara gömü konar- göçer hayat için karakteristiktir. Ölenin günlük hayatta kullandıklarıyla gömüldüğü gibi, at da donanımıyla gömülüyordu. Kurganlarda en çok at gömüsü bulunuyordu. Bu durum bozkır toplumlarının atlı kültürün temsilcisi olduğunu açık bir şekilde gösteriyordu. Bütün kurgan buluntuları yalnız ölenin gömüsünü ve atını değil, kullandıkları silahlarını da içermektedir. Dolayısıyla ölenin günlük hayattaki eşyalarıyla gömülmesi öbür dünya inancını ortaya koymaktadır.