Antropometrik İşyeri Düzenleme (Çalışma Duruşları)

Otururken, yürürken ve ayakta dururken vücudun nasıl taşınması konusu çok değişkendir ve Postür Bilim’in konusudur. İnsanın çok sayıda postür (duruş, duruş şekli) yapma yeteneğine sahip olmasına karşın, çalışma yaşamında, “oturma” ve “ayakta” olmak üzere iki konumda değerlendirilmektedir. Bu postür şekillerinden hangisinin daha uygun olduğu ise, “görevin özelliği” ve “çalışan kişinin zorlanması” açısından ele alınır. Görev açısından hangi duruş şeklinin daha uygun olduğuna karar verebilmek oldukça kolaydır. Çok sayıda el ve kol hareketinin gerekli olduğu veya büyük bedensel güçle çalışılacak yerlerde, sadece ayakta durarak çalışma (veya yarı oturma konumu) tercih edilir.

İş istasyonlarında çalışanlar faaliyetlerin türüne dayalı olarak oturarak, ayakta veya her iki duruma ait çeşitli postürler sergilerler. Omurların üst üste karmaşık bir şekilde yığılmasıyla oluşması, postür için önemli bir yapıdır. Her omur diğerlerini üç noktadan destekler ki bunlar iki dayanak ve bir tabaktır. Bu alanlar ayrıca kemikler üzerine giydirilmiş kıkırdak ile yastıklanmıştır.

Bel kemiğinin üst kısmı konveks, bel (lumbar) ve boyun kısmı ise konkav’dır (lordosis). Beldeki sağlıklı konkavlığa “lumbar lordosis” denir. Sırttaki eğiklik kaburga kemikleri sayesinde neredeyse sabitlenmiştir. Boyun ve bel kolayca esnetilebilir veya düz veya konveks şekiller verilebilir. Postür (duruş), beş ana vücut parçasının mekanik etkileşimi ile meydana gelir. Bunlar ;bel kemiği, pelvis, omur diskleri, kaslar ve deridir.

Fizyolojik açıdan bakıldığında, oturma hâlinde zorlanmanın az olması yüzünden, genel olarak oturmayı ayakta durmaya tercih etmek gerekir. Ancak, ayakta durma sırasında bacaklarda kan dolaşımını bozan ve varis oluşumuna yol açabilen şiddetli kan toplanmaları, damar iltihaplanmaları, eğri bacaklılık ve sindirim şikâyetleri oluşabilir. Oturarak yapılan işlerde ise kalp ve nefes şikâyetleri, mide hastalıkları, sırt ağrıları, omuz şikâyetleri ve bacaklarda kan hareketi kusurlarının ortaya çıkacağı unutulmamalıdır.

Kötü postürün üstesinden tam olarak gelmenin herkesin tahmin edebileceği bazı yolları vardır. Üstesinden gelinmesi gereken ilk engel kişinin kendi doğru postürünün ne olduğunun farkına vardırılmasıdır. Daha postür iyileştirme sürecine başlamadan bu yapılmalıdır. Ancak, insanın eski yanlış alışkanlıklarını bırakıp yeni doğru alışkanlıklar kazanması kolay değildir.

Uzun dönemde postür ancak kişinin kendi gayretiyle vücut makinesini nasıl kullanması gerektiğini öğrenmesiyle düzeltilebilir. Oturarak çalışmalarda genellikle belirli bir çalışma yüzeyi üzerinde çalışılmaktadır. Oturma konumunun ayakta çalışmaya kıyasla birçok yararı vardır. İnsan diğer canlılara göre yere bastığı alan ile uzunluğu kıyaslandığında dengeye oldukça fazla ihtiyaç duyan bir canlıdır. Bu denge ihtiyacını ancak oturarak sağlar. Ayakta durmak ise, düşmeyi engellemek için vücudun katı bir şekilde sürekli uyarıldığı belirsiz bir aktivitedir.