Psikolojik İşyeri Düzenleme

Ergonomi, insanı çalıştığı ortamdan kaynaklanan olumsuz etkilerden korumak için sadece teknik konularda değil psikolojik konularda da çalışmalar yapmaktadır. İnsan Mühendisliği olarak adlandırılan Ergonomi, bazı ülkelerde Uygulamalı Psikoloji ya da Çalışma Psikolojisi olarak adlandırılmaktadır.

Psikososyal sorunlar "iş tasarımının, iş tasarımı ve yönetimi ile gerçekleştirildiği toplumsal ve çevresel koşulların psikolojik, toplumsal problemlre yol açma potansiyeli taşıyan boyutlarıdır" şekliyle tanımlanmaktadır.

Gelişmiş ülkelerde Ergonomik uygulamalar, psikologlar, fizikçiler, psikyatristler-psikoterapistler, mühendisler ve desinatörler tarafından yapılmalıdır.

Ergonomistler, işletmelerde çalışmalar yaparken öncelikle işgörenlerin psikolojik özelliklerini birinci planda tutmalıdırlar.

Ergonomi, çalışma süresince iş ile ilgili bilginin çok çabuk, açık ve anlaşılır biçimde alınarak gereğinin yapılmasına, işin işgöreni zorlamadan yapılmasına, işgörenin sağlık ve güvenliğinin sağlanarak moralinin yükselmesine ve sonuçta veriminin artmasına imkân sağlamaktadır.

Psikososyal problemler sağlığı doğrudan ya da stres aracılığıyla dolaylı olarak etkiler. İşin, sağlığı etkileyebilecek psikososyal boyutları dört başlıkta sınıflandırılmıştır: nicel yük, nitel yük, iş üzerinde denetim eksikliği, sosyal destek eksikliği.

Huzursuz evlilikler, beğenilmeyen meslekler, gerçekleşmeyen idealler bu gruba örnek olarak verilmiştir. Fakirlik, işsizlik endişesi başlıca stres kaynakları olarak görülmektedir.

Stres, kişinin duygu, düşünce ve davranışlarıyla birlikte, fizyolojik işlevlerinde de bazı değişikliklere yol açabilir.

Stres ile sağlık arasında ilişkinin sonuçları genel olarak iki ana başlık altında özetlenebilir: psikolojik ve toplumsal etkiler ile fizyolojik ve fiziksel etkiler.

Psikososyal rahatsızlıkların yol açtığı stresin kalp ve dolaşım, solunum, sindirim, kas iskelet ve bağışıklık sistemlerini de etkilediği; bu etkilerin hormonal sistemin etkilenmesine bağlı olarak ortaya çıktığı düşünülmektedir.

Stres, en önemli geçici uykusuzluk nedenlerinden biridir. Basit tekdüze işlerde yoğun çalışma, uyanık kalma gereği veya işten atılma kaygısının süreklilik kazanması önemli iş stresleridir.

İşsiz kalma ile iş stresi arasındaki ilişki, mesleğe göre değişmekle beraber, özellikle basit ve tekdüze işler yapan vasıfsız işgücünde görülme sıklığı daha yüksektir.

Depresyon hem oluşumunda çalışma koşullarının önemli etkisi olması, hem de üretim alanında yol açtığı sonuçlar açısından iş ile ilişkili en önemli psikolojik rahatsızlıkların sorunudur. anlatım bozukluğu giderilmeli

İşsiz kalma ile iş stresi arasındaki ilişki, mesleğe göre değişmekle beraber, özellikle basit ve tekdüze işler yapan vasıfsız işgücünde görülme sıklığı yüksek görülmektedir.

Psikolojik rahatsızlıklar, iş süreçlerinin düzenlenmesinde ve Ergonomik iş tasarımında, mesleki eğitimin yanı sıra zekâ, duyarlılık ve kişilik sorunlarını ön plana çıkarmıştır.

İş kazaları ile işçinin psikolojk rahatsızlıklarının temelinde, kazaya yatkınlık, bilgisizlik ve dikkatsizlik, pervasızlık ve yalancı hastalık olarak dört temel faktöre dikkat çekmiştir.

Stresin işçiler üzerindeki olumsuz etkileri bedensel rahatsızlıklar olarak sırt, kas, baş ağrıları, kramplar, hazımsızlık vb. olurken; ruhsal rahatsızlıklar olarak da yorgunluk, gerginlik, depresif düşünce biçimi, sıkıntı, dikkati toparlayamama; davranışsal rahatsızlık olarak da ani öfke nöbetleri, duygusal davranışlar, sigara vb. bağımlılığı şeklinde görülmektedir.

Karoshi, yani aşırı çalışmaya bağlı ölüm vakalarında ölüm nedeni beyin veya kalp damarlarından birinde kanamaya yol açan dolaşım sistemi sorunlarıdır.

Karoshi, genellikle kişinin düşünmesini, duygulanımsal (yani duygusal olarak) yanıt verme yeteneğini, anımsamasını, iletişim kurmasını, gerçeği ayırt etmesini ve uyum sağlama yeteneğini sınırlayarak, gündelik yaşam etkinliklerini sürdürmesini ve çalışmasını engelleyen bir akıl hastalığıdır.

Görev belirsizliği, rol çatışması, ayrımcılık, üstlerle çatışma, iş yükü, iş düzenlemesi gibi işe bağlı psikososyal risk etmenleriyle strese bağlı hastalıklar, işe geç kalma, işe devamsızlık, kötü performans, çökkünlük, kaygı ve diğer psikolojik distres (psikolojik sıkıntı, dert) arasında bir ilişki olduğu saptanmıştır.

Ergonomide, işe bağlı stres ve rahatsızlıkları önleme programlarının birincil, ikincil ve üçüncül modellerinden yararlanmak en uygun yaklaşım biçimidir.

Özellikle üretimde, sabah saatlerinde çalınan müziğin üretimi yaklaşık % 4, öğleden sonraki müziğin de yaklaşık % 2,5 artırdığı gözlemlenmiştir. Bu konudaki önemli nokta, müzik türünün üflemeli çalgılar olduğu ve rahatsızlık vermeyecek bir seviyede çalınmış olmasıdır.

4857 sayılı İş Kanunu’nda da belirtiltiği gibi iş ilişkisinde dil, ırk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayrım yapılamaz.

İş Kanununda ayrıca, işveren, esaslı sebepler olmadıkça işçinin sözleşmesinin feshinde hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez hükmü getirilmiştir.