Elektrik Enerjisinin Tehlikeleri ve Riskleri
Bir malzemede serbest elektronların bir atomdan diğer atoma geçmesini temel alarak oluşan enerji tipine elektik enerjisi denilir.
Elektrik, yaşamımızı kolaylaştıran tüm olumlu etkilerine rağmen yaşamı tehdit eden olumsuz sonuçlarada yol açabilmektedir.
Elektrik çarpması, insan vücudu üzerinden elektrik akımları aktığı zaman meydana gelene fiziksel uyarımdır.
Gerilimin büyüklüğüne göre elektrik akımının vücut üzerinden geçtiği yol değişmektedir. Alçak gerilime maruz kalmış bir vücut için elektrik akımı kalp üzerinde geçebilmekte ve şok etkisi yaratarak ölümle sonuçlanabilmektedir.
Yüksek gerilimde ise vücut daha fazla elektrik alana maruz kalarak organlar iletken gibi davranabilir ve alçak gerilime nispeten daha fazla organ etkilenebilir.
Elektrik enerjisi, vücuttan geçerken elektrik enerjisi dokularda ısı enerjisine dönüşerek dokularda yanıklara yol açmaktadır.
İnsan bedeninden geçen akımın büyüklüğü; vücudun direnci, akımın vücudu tamamladığı kısmın direnci, temas edilen temas noktalarındaki geçiş direncine ve eğer alternatif akıma maruz kalınmışsa frekansa bağlıdır.
Maruz kalınan elektrik akımının frekansının artması, insan vücudunun direncini artıracağı için bu durum vücuttan geçen akımın değerini azaltacaktır. Bu durum da tehlikenin boyutunu azaltmış olur.
Bir insan vücudundan akan elektrik akımının etkileri; hiç fark edilmeyen etkiden, şok hissine, çoklu organ işlev bozukluğundan, ölüme kadar değişebilmektedir.
Elektrik akımı, vücutla temas durumunda öncelikle deri ile karşılaşmaktadır. Elektrikle temasın oluştuğu bölgelerde akımın geçişi sırasında dokular ısınmakta ve yükselen sıcaklık nedeniyle deride yanıklar oluşmaktadır.
Kemik, herhangi bir vücut dokusunun en yüksek direncine sahip olduğundan, bir elektrik akımına maruz kaldığında en yüksek ısıyı üretir. Bu nedenle, en büyük termal yaralanma alanları genellikle uzun kemiklerin etrafındaki derin dokulardır ve potansiyel olarak yanıklar, kemiklerde hasara ve doku ölümlerine sebep olur.
Elektrik akımına maruz kalmak, sinir sisteminin bu çalışma prensibini bozabilmektedir. Yüksek akımlara maruz kalmak ise sinir sisteminde kalıcı hasarlara neden olabilmektedir.
Kalbin elektrik sistemi, elektrik çarpmasından kaynaklanan bir dış akım gibi herhangi bir nedenden dolayı rahatsız edildiğinde, kalbin atım hızı ve ritmi değişir. Bu tür aksaklıklar, büyük oranda kalp ölümü ile sonuçlanır.
Akımın hangi organlardan geçtiğine bağlı olarak şoktan sonraki haftalarda veya aylarda başka bozukluklar ortaya çıkabilir. Örneğin akım gözlerin içinden geçtiğinde zamanla katarakt gelişebilir.
İş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği açısından elektrikle çalışmak bazı riskleri barındırmaktadır. Bu riskler, insan hayatını tehlikeye sokabilecek düzeyde olabilmektedir.
Elektrikle çalışmalarda çıkarılan mevzuatlar, kanunlar ve tüzüklere uygun hareket etmek ve gerekli güvenlik tedbirlerine özen göstermek bu risklerin en aza indirilmesini sağlar.
İnsanları elektrik çarpmasından korumak için alınabilecek genel önlemler: Üzerinde durulan yerin yalıtılması, koruyucu yalıtma, izole kıyafetler giyinme, küçük gerilim kullanma, sıfırlama, topraklama ve kaçak akım rölesidir.
Elektrikle çalışma alanlarında cihazların ayrı ayrı durdurma düzeneklerinin yanı sıra tüm elektrikli sistemleri kapatacak ana şalter bulunmalıdır.
Elektrikli cihazların durdurma düğmeleri kırmızı, çalıştırma düğmeleri ise yeşil renkte yapılmalıdır.
Statik elektriğin oluşmasını önlemek amacıyla kullanılan yöntemler: Birbirine bağlama ve topraklama, iyonizasyon, statik elektrik yükleri alma bileklikleri ve statik elektrik yüklerini toprağa aktaran ayakkabıları kullanmaktır.
Yıldırım çarpmalarının olumsuz sonuçlarından korunmak amacıyla ‘Yıldırımdan Korunma Yöntemleri’ kullanılmaktadır.
Binaları yıldırımdan korumada pasif yakalama ucu ve aktif yakalama ucu olmak üzere 2 temel sistem kullanılır. Genel olarak pasif yakalama ucu; franklin çubuğu ve faraday kafesinden, aktif yakalama ucu; ise paratonerden oluşmaktadır.
Elektrik iç tesislerinde kullanılan fişler, farklı gerilimler için kullanılan prizlere uygun olmayacak şekilde seçilmelidir.
Elektrik tesislerinde kullanılan aydınlatma araçları; ortamın yeterince aydınlanmasına olanak sağlamalı ve çalışanların sağlığına zarar verici keskin ve göz kamaştırıcı nitelikte olmamalıdır.
Elektrikli makinelerin korunma şekli, konuldukları yerin koşullarına uygun olarak belirlenmelidir.
Çalışma alanlarında gerilim altındaki kısımlar, dokunmaya karşı yalıtılmış olmalı ya da direk korunmalara karşı korunmuş olmalıdır.
Kullanılan sigortalar, kapalı bir tablo içerisine yerleştirilmeli, en az bir anahtar ya da şalter ile kontrol altında tutulmalıdır.
Tevzi tabloların iş yerlerinde kullanımında “Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği” uygulanmalıdır.
Transformatör ve kondansatörlerin bulunduğu çalışma alanlarının kapı ve duvarları yangına karşı dayanıklı olmalı ve havalandırılması sağlanmalıdır.
Akümülatörler, mümkün olduğunca doğal havalandırmanın yeterli olduğu alanlara yerleştirilmelidir.
Elektrik işlerinde kullanılan tornavida, kargaburnu ve pense gibi el aletleri uygun şekilde yalıtılmış olmalıdır.
Elektrik kaynak makineleri ile çalışan kişiler bu alanda yetkili olmalıdır.
Elektrikle çalışmalarda inşaat şantiyeleri ve elektrik direkleri gibi dış mekânlarda da elektrik çarpmalarına karşı önlemler alınmalıdır.