Ekip Çalışmasında Güven

Güven Kavramı

“Güven” kavramı Türk Dil Kurumu tarafından yapılan tanımlama ekseninde, inanmak, yürekli olmak, itimat, emniyette hissetmek, birine bağlanmak ve onun tarafından aldatılmayacağına inanmak gibi terimlere karşılık gelmektedir. İnsan ilişkilerinin çok daha önemli hâle geldiği günümüz iletişim çağında, insanların birbirlerine güven duyması kaçınılmaz olarak ilişkilerin kalitesini de belirlemektedir.Var olduğu andan itibaren toplumsallaşma sürecine dâhil olan ve hayatı boyunca bir gruba ve topluma ait olarak yaşayan insanlar, toplumdaki sorunların da birçoğunun oluşmasına temel sebep teşkil etmektedir.

Güven Kavramı ve İnsan İlişkilerindeki Önemi

Örgütlerde ekip üyelerinin doğruluğunu tartışmayacakları ve kesinlikle uyacakları ortak bir değer sisteminin varlığı açısından bakıldığında, güvenin önemli bir değer olduğu görülmektedir.Kavramsal olarak soyut bir anlam içeren ancak pratikte somut bir davranış uyandırması beklenen güven, hissel bir olgudur. Bu his oluşma süreci de zaman içerisinde gerçekleşmekte ve kişilerin birbirini tanıması, tanırken de karşılaştıkları birçok deneyimden edindikleri bilgi düzeyi ile ilgilidir. Davranış ve tutumların güven olgusuna yön vermesi de işte bu yaşanması gereken deneyimlere bağlıdır. İnsan ilişkilerinin doğru yönetilmesinde ve etkili iletişim sürecinin var olmasında son derece önemli olan güven duygusu yokluğu ile de hayatın her anında hissedilmektedir. Nasıl ki güven olgusunun tam olduğu ilişkilerin verimli etkin olduğu iddia edilmekte ise, tam tersi durumda bu duygunun bulunmadığı ilişkilerin sürdürülemez olduğu da yadsınamaz bir gerçektir

Güven Duygusunu Harekete Geçiren Unsurlar

Toplum içerisinde yaşamak zorunluluğu bulunan insanların birlik, beraberlik, paylaşım ve iletişim başta olmak üzere birçok konuda birbirlerine ihtiyaç duymaktadırlar. Bu ihtiyaç ve gereksinimler insanlar arasında güven kavramının oluşmasının temel faktörlerindendir. İlişkilerde birden fazla taraf var olduğundan risk kavramı da karşılıklıdır ve tarafların ilişkilerindeki karşılıklı risk alma eğilimi, güven unsurunun doğal bir sonucudur. Güven, en genel hâliyle insanlar arasında kurulan ve geliştirilen bir ilişkinin temelini oluşturan anahatlar gibi görülmektedir. İtimat (credibility) ve iyi niyet (benevolence), güvenin gerektirdiği şartlar arasında yer almaktadır. İtimat kavramı iş ilişkilerini etkin bir şekilde yürütebilmek için diğer tarafın, doğrucu ve dürüst olduğuna dair inançtır.Güvenin doğal bir süreç içinde kişilerin birbiri ile olan ilişkilerinden ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Güven; bir kişinin diğer bir kişiye yönelik olumlu bir beklentiye sahip olması ve bu beklentiye ilişkin psikolojik bir hassasiyet göstermesi olarak ifade edilebilir.

Kural ve Düzenlemeler

Geleneksel birçok kural sözsüz kurallar olarak adlandırılarak örf ve adetleri oluşturduğu gibi iş ortamlarında da kurum kültürü ve felsefesi gibi bazı kavramları karşılamaktadır. Yazılı kurallar ise toplumda yasalar olduğu gibi iş yerlerinde tüzük ve yönetmelikler şeklindedir. Bütün bu kurallar iş yerlerinde her ne kadar yavaşlık ve birtakım bürokratik engellere sebep oluyorsa da genel düzen ve işleyişin varlığının en önemli destekleyicilerinden biridir.

İletişim

İletişim insana özgü bir süreçtir ve işletmelerin canlı bir sosyal varlık olmaları da iletişimle olan alakalarının ispatıdır. Çünkü işletme içerisinde bulunan tüm bireyler birbirleriyle ve işletmenin hedef kitlesi olan tüketiciler ile bir ilişki süreci yönetmektedir.

Grup İçinde Güven Duygusu Oluşturmak

Bir firmanın, ürün/hizmetin ismi, logosu, kullandığı taşıt araçlarının dizaynından, firma binasının genel görünümünün iç dekorasyonuna, resepsiyondaki sekreterin kıyafetinden, firmanın yönetim işinden, işletmesine, çalıştırdığı yöneticilerin kalitesinden üretim, hizmet ve servis anlayışına, reklam ve halkla ilişkiler çalışmalarında kullandıkları her türlü görüntü, stil ve mesajlara kadar uzanan bir yelpazedir.

İşyerinde, Sosyal ve Duygusal Yaşamda Rekabet ve Çatışma

Sosyal hayatın bir tamamlayıcısı olarak önem arz eden, insanların hayatlarını devam ettirmek için bulunması gereken iş hayatı iyi yönetilmesi gereken bir ilişkiler bütünüdür. İş yerinde yaşanan güvensizlik sonucunda ortaya çıkabilecek sorunların ciddiyetini kavrama konusunda yöneticilerin eğitilmesi kurumlarda atılacak adımlardan ilki olmalıdır.

Ekip İçi Rekabete Karşı İşbirliğinin Geliştirilmesi

Yöneticinin kuruluşunu verimli bir doğrultuya götürebilmesi için yalnız çalışanların resmî yönleri ile ilgilenmesi yetmemektedir. Çalışan personelin değişik tip, yaradılış ve duygulara sahip olduklarını, gözden uzak tutulmaması gerekmektedir. Personelin ayrı ayrı davranışı ve duyguları olduğu gibi bunların meydana getirdikleri değişik grupların davranışlarını bilmek durumunda ve buna göre personelin moralini düzeltecek önlemleri almak zorundadır. Üzüntü, dedikodu içinde çalışan personelin çalışmasından yüksek bir verim beklenemez.