Ekip Çalışmasının Yönetsel İlkeleri
Rekabet modern toplumların en önemli gerçekliği hâline geldi. Rekabet bireyin kendisinden başlayarak yaşamın bütün alanlarına kadar yayıldı. Demokrasi, bilgi ve teknoloji gibi alanlarda meydana gelen gelişmeler üretimin çok hızlı biçimde artmasına ve üretim sahiplerinin çeşitlenmesine neden oldu. Dolayısıyla rekabet, bu çeşitlilik içerisinde varolabilmenin temel koşulu hâline geldi. Çünkü çoğulcu toplum yapısı, gelişmiş ulaşım olanakları ve iletişim teknolojileri tüketen tarafa üreten tarafla ilişkisinide alternatiflere yönelme fırsatı sundu.
Bireysel, ticari, siyasal, kamusal, toplumsal ve kültürel alanlarda ortaya çıkan bu rekabet olgusu beraberinde kalite ve nitelik sorununu gündeme getirdi. Bu nedenle çeşitli amaçlarla teşkilatlanmış bütün örgütler bu sorunun giderilmesi için insan kaynağını etkin bir şekilde kullanabileceği çeşitli yol ve yöntemleri geliştirmek zorunda kaldı.
İnsan kaynağının sağlanmasından geliştirilmesine kadar izlenen süreçte yeterlilik, kariyer gelişimi, eşitlik ve adalet, güvence, yansızlık, halef yetiştirme, verimlilik ve performans değerleme gibi bazı yönetsel ilkelere ihtiyaç duyulmaktadır. Ayrıca insan kaynağının etkin kullanımı için bir destek fonksiyonu olarak halkla ilişkilerin yönetsel ilkeleri hayata geçirilmelidir. Bu ilkeler iletişimde karşılıklılık, sabırla çalışmak, sorumluluk, açıklık, dürüstlük ve inandırıcılık, devamlılık ve yineleme, örgütsel imaj oluşturma, üst düzey temsil, teknisyen ve stratejik halkla ilişkilerde denge ve kararlara katılım olarak ifade edilebilir. İnsan kaynağı yönetimindeki ve halkla ilişkiler yönetimindeki bu ilkeler kısaca ele alındığında:
Yeterlilik/liyakat: Personele bilgi ve becerisiyle paralellik gösteren görev ve sorumlulukların verilmesidir.
Kariyer gelişimi: Bireyin hayatı boyunca edindiği eğitim ve beceri gelişimidir. Kurumlar hem personelin bireysel ihtiyaçlarını hem de kurumsal ihtiyaçları karşılamak için personele kariyer gelişimi fırsatları sunmalıdır.
Eşitlik ve Adalet: İşe alma, terfi, ücret, ödül, sosyal ve ekonomik hakların temini gibi konular açısından personelin liyakat esasına dayalı olarak gelişiminin sağlanmasıdır.
Güvence: Personelin işini kaybetme korkusu yaşamamasını, personele ait özel bilginin ya da personelden edinilen bilgilerin gizliliğinin korunmasını ve personel değerleme sistemlerinin açık ve şeffaf olmasını ifade eden bir süreçtir.
Yansızlık: Terfi ve kurumsal imkânların kullanılmasında nesnel kriterlere dayalı kuralların geçerli kılındığı bir iş ortamının oluşturulmasıdır.
Halef yetiştirme: Çeşitli mevkilerde bulunan personelin kendi sorumluluklarını geçici olarak üstlenebilecek veya gerektiğinde o işi bütünüyle devralabilecek kişileri yetiştirmesidir.
Verimlilik: Çalışanların fiziksel ve düşünsel gücünden en yüksek düzeyde yararlanmak ve bunda sürekliliği sağlamaktır.
Performans değerleme: Personel çalışma performansının nasıl değerlendirileceğinin tanımlanmasını ve bunun kurum çalışanlarına açık ve şeffaf bir biçimde duyurulmasını ifade eden bir süreçtir.
iletişimde karşılıklılık: İletişimin kaynağı ve alıcı arasında eşitler arası bir ilişkinin tanımlanmasıdır. Hem kaynak alıcıyı hem de alıcı kaynağı yaptığı geribildirimlerle etkileme imkânına sahiptir.
Sabırla çalışmak: Çıktıları uzun zamanda alınabilen halkla ilişkiler uygulamalarının etkin ve verimli bir şekilde sonuçlandırılabilmesi için gerekli olan inanç ve devamlılık azmidir.
Sorumluluk: Kurumda çalışanların tamamının bir halkla ilişkiler görevlisi gibi bilinçli davranarak kurumun itibarı konusunda kendisine roller yüklemesidir.
Açıklık/şeffaflık: halkla ilişkiler biriminin kurum ve hedef kitlesi arasında üçüncü bir taraf olarak amaç, hedef ve sağladığı faydalar bakımından her iki tarafa da olanı sunmasıdır.
Dürüstlük ve İnandırıcılık: Halkla ilişkilerin bir meşruiyet kaynağı olarak kurum ve hedef kitleleri arasında inandırıcılığını kaybetmeden çalışabilmesidir.
Devamlılık ve Yineleme: İletişim kurulan konuyla ilgili hedef kitlelerde istendik algılar oluşturabilmek için aynı olmayan ancak birbirini tamamlayan mesajların hedef kitleye ulaştırılması ve yeterli tekrarının yapılmasıdır.
Örgütsel imaj oluşturma: Çalışanların ve davranışlarının hedef kitlelerin zihninde kurumla ilgili bir resim oluşturduğu anlayışıyla hareket ederek insan kaynağı yönetim süreçlerini tanımlamaktır.
Üst Düzey Temsil: Halkla ilişkilerin gerek aktif olarak sahaya çıktığı ve gerekse pasif kaldığı bilgi toplama süreçleriyle çevreyi ve hedef kitleleri izleyerek yaptığı analizleri ve bu analizlere bağlı öngörülerinin üst yönetim kararlarına katılımının sağlanmasıdır.
Teknisyen ve Stratejik Halkla İlişkilerde Denge: Halkla ilişkiler birimlerinin hem habercilik, basım, yayın, dağıtım, çekim, tasarım, uygulama gibi teknik işleri hem de şimdiye ve geleceğe dönük öngörüleriyle yönetim danışmanlığı sorumluluğunu üstlenmesidir.
Kararlara Katılım: Kurumun ilişkili olduğu hem kurum içi hem de kurum dışı çevrelerinin karar mekanizmalarında yer alabilmesini sağlayacak yönetim süreç ve süreçlerinin oluşturulmasıdır.