Atmosferik Kökenli Afetler

Litosfer olarak adlandırılan yaşadığımız yeryüzünün üzerindeki iki katman, denizlerin ve okyanusların yer aldığı hidrosfer ve havanın yer aldığı atmosfer tabakalarıdır. Atmosfer insan ve diğer canlıların yaşam kaynağı olan oksijen ve diğer gaz karışımlarından meydana gelmiştir. Yeryuvarındaki dış dinamik olaylara (aşınma, taşınma, yeniden depolanma vb.) sebep olan şeyler atmosfer ve hidrosferde gerçekleşmektedir.

Atmosfer, toplam 700 km kalınlığında olup troposfer, stratosfer, mezosfer ve termosfer katmanlarından oluşur. Canlıların yaşadığı bölüm olan troposfer tabakası ortalama 12 kilometre kalınlığında olup ideal oksijen miktarı ve ısı şartlarıyla yaşam için uygun olan tek katmandır. En dışta yer alan termosfer ise sıcaklığın en yüksek olduğu katmandır.

Dünyadaki toplam su miktarı sürekli olarak hareket halindedir. Sıcaklığın etkisi ile buharlaşan su atmosferde yükselir ve bulut denilen su buharı kütleleri oluşturur. Yukarıda soğuyan hava ile etkileşen su buharı yağmur veya kar yağışı şeklinde yeryüzüne düşer. Yağışlarla akarsular, göller, denizler ile toprak suyla beslenir. Yeniden buharlaşan su yükselir. Böylece su dünyada bir döngü halinde bulunur ki buna hidrolojik döngü adı verilir. Atmosferik ve meteorolojik afetlerin kökeninde bu döngü sırasındaki dengesiz su dağılımı rol oynamaktadır.

Meteoroloji, atmosferde meydana gelen hava olaylarının oluşumunu, gelişimini ve değişimini nedenleri ile inceleyen ve bu hava olaylarının canlılar ve dünya açısından doğuracağı sonuçları araştıran bir bilim dalıdır. Atmosferik afetler, ortalama değerlerin dışında meydana gelen meteorolojik olayların sonucudur.

Atmosferik afetler her ne kadar kilmatolojik, meteorolojik ve hidrografik kökenli afetler şeklinde sınıflandırılmış olsalar da aslında her bir afet türü bir diğerinin sebebi veya sonucu ortaya çıkmaktadır. Meteorolojik kökenli bir afet, klimatolojik sebeplerle başlayabilir veya hidrografik kökenli bir afet meteorolojik şartlarla da ilişkilidir. Bu nedenle bu sınıflamalar tartışmaya açıktır.

Klimatolojik afetler ani iklim değişiklerinin tetiklemesiyle meydana gelirler. Hava sıcaklığının artması, aşırı sıcakların uzun süre devam etmesi ve düzensiz yağış rejimleri erozyon, çölleşme, kuraklığa sebep olurken üretimin durma noktasına gelmesi ile kıtlık yaşanır. Klimatolojik afetler sadece ekonomik zararlara sebep olmaz, aynı zamanda çevresel ve sosyal zararlara da yol açarlar. Bu tür afetlerin en kötü yanı çok uzun süreli etkili olmaları, ne zaman sona ereceğinin bilinmemesi ve tekrarlanma sıklığının düzensiz olmasıdır.

Atmosferde meydana gelen meteorolojik olaylar başta rüzgâr kökenli fırtına, kasırga, tropik siklonlar, tayfunlar, hortumlar, soğuk havaya bağlı aşırı kar yağışlarıyla ortaya çıkan çığlar ve aşırı yağışlar neticesinde meydana gelen seller ve taşkınlar gibi afetlere neden olurlar. Meteorolojik kökenli afetler, klimatolojik afetlere göre daha kısa sürede sona erer.

Meteorolojik kökenli afetlerden seller ve taşkınlar bütün afetler içerisinde en çok zarar veren, en fazla ekonomik kayba yol açan en etkili afet türüdür. İkinci sırada rüzgâr sonucu meydana gelen tayfun, hortum, kasırga türü afetler gelmektedir.

Hidrografik afetler, suyun karaları aşındırması veya fiziksel, kimyasal ayrıştırmasıyla meydana gelen çok uzun süreli afetlerdir. Yeraltı suyu yükselmesi, litosferin üst kısmında su tutan geçirimli kayalar ve zeminlerdeki yeraltı suyu seviyesinin yükselmesi ile kendini gösterirken, kıyı oyulması suyun, dalga, gelgit ve akış hareketleri ile hızlı aşındırması şeklindeki afetlerdir.