Dini ve Manevi Tecrübe

Dinî tecrübe dindarlığın duygusal ve sezgisel boyutudur. Dinî hayat yaşayan kimseler zaman zaman dinî duygu ve heyecanlar yaşar, tabiatüstü ya da olağan dışı görüntü, ses, telkin ve ilhamlara maruz kalabilirler. İlahi, manevi işaret ve ayetlerin doğrudan ve içsel yolla farkına varıp büyük bir tatmin ve ruhsal yücelme deneyimleri yaşayabilirler. Bu da onların bağlı oldukları inançlarını güçlendirici, dinî ibadet ve görevlerine daha fazla dikkat ve önem göstermeye yol açan bir canlılığa yol açabilir.

Duygusal ve sezgisel düzeyde yaşanan dinî tecrübelerin özünün ne olduğu konusunda iki farklı teori ortaya atılmıştır. W. James'e göre dinî tecrübe, diğer insani tecrübelerden pek te farklı olmayan, dinî konular çerçevesinde yaşanan her tür insani duygu ve heyecanları ifade eder. Dinî sevgi ya da dinî korku, bildiğimiz sevgi ve korku duygusunun dinî bir konu çerçevesinde (Allah, ahiret, günah vb.) ortaya çıkmasından ibaretttir. R.Otto'ya göre ise dinî hayatın temelini oluşturan "kutsalın tecrübesi" başka hiçbir insan tecrübesini benzemeyen bir kutupluluk ve özgünlük taşır. Korkutan ve dehşetle titreten, cezbeden ve kendisine hayran bırakan, künhüne vakıf olunamaz bir sır olarak kutsal, başka hiçbir şeye indirgenemez.

Dinî tecrübenin çok çeşitli türleri bulunmaktadır. Kutsal'ın tecrübesi, uluhiyet tecrübesi, ilahi cevap tecrübesi, ilahi müdahale tecrübesi, ilahi ceza tecrübesi, ilahi yönlendirme ve kurtuluş tecrübesi, vecd tecrübesi, mistik tecrübeler, ilham ve vahiy tecrübesi bunların başlıcalarıdır.

Dinî bir bağlamda olsun ya da olmasın insanların aşkın ve manevi gerçeklerle iletişim kurmalarını mümkün kılan doğal bir yetenek taşıdıkları kabul edilmektedir. İslam geleneğindeki "fıtrat" kavramı ile yakından ilişkili olan "manevi zekâ", "manevi bilinç"; kişiyi manevi gerçekleri anlamaya, keşfetmeye, aşkın olanla iletişim kurmaya yönlendiren bir içsel güçtür. Manevi tecrübelerin iki farklı türü vardır. Maslow tarafından tanımlanan "doruk deneyimler" ve bazı kimyevi maddeler aracılığı ile sağlanan bilinç değişimine bağlı olarak elde edilen "aşkın tecrübeler".

Dinî ve manevi tecrübe yoluyla elde edilen bilgi ve algılar öznel, açık -seçik olmaktan uzak, belirsiz bir özellik arz ederler. Ancak, sonuçları ve ürünleri dikkate alındığında, dinî ilhamlardan kaynaklanan sayısız sanat ve edebiyat ürünlerinin varlığı, dinî tecrübenin değerini ortaya koyar.

Dini ve manevi tecrübenin değerini belirleme konusunda pratik ve gözle görülür sonuçları ve ürünlerini dikkate almaktan daha güvenli bir yol yoktur. Öncelikle bu ürünlerin dinî inanç ve değerlere, dinî hedef ve gayelere şekilsel ve dışsal bakımdan uygunluğu da önemlidir. Bu hususlara açıkça ters düşmeyen ilham ve görüntüler, algı ve anlamlar bu tecrübeyi yaşayan kimse için hakiki bir değer ifade edebilir.