İlkokul ve Ortaokul Dönemlerinde Din Eğitimi
Bir ülkenin kalkınmasında ve uygarlık seviyesine ulaşmasında öncülük eden en önemli olgu eğitimdir.
Eğitim sisteminin örgün basamağının okul öncesi eğitim, temel eğitim, orta öğretim, yükseköğretim gibi kademelere bölünmesinin dayanağı; öğrencilerin okul dönemlerine rastlayan yaşlarla gelişim çağları arasında bir paralellik kurulması gerekliliğindendir.
Örgün eğitim sistemi içinde yer alan ilkokullar ve ortaokullar genel itibariyle 6–14 yaşlarındaki kız ve erkek bütün çocukların eğitim ve öğretimini kapsayacak şekilde zorunlu ve devlet okullarında parasız olarak verilen ve kişinin ilgileri ve yetenekleri doğrultusunda iyi bir vatandaş olmanın gerektirdiği bilgi, beceri ve davranışları kazandırmayı amaçlayan kurumlardır.
Sekiz yıllık okullardan -4 yıl ilkokul ve 4 yıl ortaokul - oluşan bu kurumlarda yapılan eğitim bireylerin kişilik yapılarının şekillenmesinde, topluma faydalı bireyler olmaları önemli noktayı oluşturmaktadır.
İlköğretimin kalkınmanın ön şartı olduğu ifade edilebilir. Bu bağlamda ilkokul ve ortaokulda din eğitimi, din eğitimcilerinin üzerine eğildikleri konular arasındadır.
Cumhuriyet kurulmadan önce 15 Temmuz 1923’te Ankara’da toplanan I. Heyet -i İlmiye üyelerinin, düşünce bakımından “mektepli” ve “medreseli” olarak iki ayrı kaynaktan geldikleri ve bu üyelerin sorunları kendi bakış açıları ile değerlendirdikleri görülmüş ve bu sorunu ortadan kaldırmak için Cumhuriyetin ilk yıllarındaki çalışmalarda medrese -mektep ikiliğinin ortadan kaldırılması üzerinde durulmuştur.
Cumhuriyetin kuruluşunu takiben çıkartılan, 3 Mart 1924 tarihli Tevhid -i Tedrisat Kanunu ile eğitim kurumları tek çatı altında toplanarak Milli Eğitim Bakanlığına bağlanmış ve din dersleri de diğer dersler gibi ayrı bir branş olarak okullarda verilmeye başlanmıştır.
1982 Anayasasının yürürlüğe girmesinden sonra, daha önce okutulan ‘Din Bilgisi’ ve ‘Ahlak Bilgisi’ dersleriyle birleştirilerek “Din ve Ahlak Bilgisi” adını almıştır.
1982 -1983 eğitim -öğretim yılından itibaren “Din ve Ahlâk Bilgisi” adıyla örgün eğitimde okutulan zorunlu derslerden biri haline gelmiş ve dört yıl sonra ise dersin adı “Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi” olarak değiştirilmiştir.
16 Ağustos 1997 tarihinde TBMM'nce kabul edilen ve kamuoyunda "8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim yasası" olarak bilinen yasa ile bütün ortaokullar, ilkokullarla birleştirilerek ilköğretim adını almıştır.
2012 yılı itibarıyla 12 yıllık zorunlu eğitim yasası ile 4 yıl ilkokul, 4 yıl ortaokul ve 4 yıl lise olmak üzere 3 kademeli bir yapıya geçilmiş ve zorunlu eğitim kesintili olarak 12 yıla çıkarılmıştır.
12 Yıllık Zorunlu Eğitim Yasası’nın getirdiği önemli yeniliklerden biri, “Din, Ahlak ve Değerler” alanı derslerinden sayılan yeni derslerin öğretim programlarına dâhil edilmesidir.
Gelişim, süreklilik arz etmekle birlikte, gelişimin hızı, her yaşta aynı oranda olmamakta ve insanın her yaş döneminin kendine özgü gelişim özellikleri bulunmaktadır.
İnsanın gelişimine ve yaşam döngüsüne bakıldığında, belli fizyolojik ve psikolojik özelliklerin ağır bastığı çocukluk, ergenlik, gençlik, yetişkinlik ve yaşlılık olmak üzere beş temel gelişim döneminin olduğunu görülmektedir.
İlköğretim dönemi öğrencilerinin fiziksel, bilişsel, sosyal, duygusal, ahlaki ve dini gelişim özelliklerinin bilinmesi eğitimde verimlilik açısından gereklidir.
Fiziksel gelişim, bedensel ve psikomotor gelişim olarak iki alt alana ayrılarak incelenmektedir.
Bilişsel gelişimi ile ilgili temel kavramlar; zihin, şema, örgütleme, özümleme, uyumsama ve dengelemedir.
Sosyal gelişimle ilgili temel kavramlar ise benlik, sosyal olgunluk, sosyalleşme, kültür ve tutumdur.
Duygusal gelişimle ilgili temel kavramlar; duygu, heyecan, refleks, haz ve elemdir.
Ahlak gelişimini bilişsel açıdan ele alan kuramcılar olarak öne çıkan John Dewey, Jean Piaget ve Lawrence Kohlberg ahlak gelişimini, farklılıklarla birbirini izleyen evreler olarak kabul etmişlerdir.
Dinî gelişim, kişinin dinî hayatının çocukluktan itibaren geçirmiş olduğu süreçlerdir.
Dinî duygu, dinî inanç ve dinî davranış gibi birbiriyle ilintili kavramlar ve bunların aşamaları, dinî gelişimi oluşturmaktadır.
Son çocukluk evresinde çocukta, bilinçli ve gerçekçi bir din anlayışı oluşmaya başlar.
Din duygusu çocukluk döneminin ilk yıllarında başlasa da gerçek anlamda dini uyanma ve ona bağlı heyecanlanmalar son çocukluk yıllarında ve ergenliğe yakın yıllarda kendini gösterir.
İlk çocukluk evresinde, şüphesiz ve itirazsız olarak kabul ve taklit ettikleri davranışları, çocukluk döneminin sonundan itibaren akıl süzgecinden geçirerek kabul veya reddederler.
Öğretim Stratejisi; öğrenme hedeflerine ulaşmak üzere belirlenen konunun sunulması için izlenen en genel yolu ifade ederek, nasıl öğretelim? sorusuna yanıt aramak için uygun yöntem ve tekniklerin seçilmesine öncülük eder.
Öğretim Yöntemi ise öğrenmenin hedeflerine ulaşmak için izlenen en kısa yol ya da bir konuyu öğrenmek için seçilen düzenli yoldur.