Dijitalleşme ve Nesillerin Dönüşümü
Yeni Medya Çağı ve Dijital Dönüşüm
Kitle iletişim alanı teknolojik gelişmelerle paralel ilerleyen bir yapıdır. Haber mektuplarıyla başlayıp matbaanın icat edilmesiyle önemli bir aşamaya gelen kitle iletişimi 19. yüzyıla kadar yazılı iletişimin tekelinde devam etmiştir. Telgraf, telefon, sinema, radyo gibi teknolojilerin insanlığın hayatına girmesiyle yazılı iletişimden sesli ve görüntülü iletişime doğru bir kayış yaşanmıştır. 20. yüzyılın ikinci yarısında televizyonun icadı bu teknolojik gelişimde önemli bir basamak olarak değerlendirilmiştir. Ardından internet ve bilgisayar teknolojilerinin dolaşıma girmesiyle yeni medya olarak isimlendirilen bir döneme geçilmiştir.
Yeni İletişim Teknolojileri
Dijitalleşme olarak nitelendirilen bu yeni süreç, sosyolojik anlamda büyük bir dönüşümün yaşanmasını beraberinde getirmiştir. Web 1.0 uygulamalarının ardından etkileşime olanak veren Web 2.0 teknolojileri devreye girmiştir. Web 2.0 tabanlı sosyal medya uygulamaları izleyicinin de yapısını kökten değiştirmiştir. Makinelerin mantıklı çıkarımlar yaptığı, insan gibi düşünmeye programlandığı Web 3.0 teknolojisi ise insanların internet üzerinde bulmak istedikleri şeyleri daha hızlı bir şekilde bulmalarına zemin hazırlar niteliktedir.
Yeni İletişim Teknolojilerinin Özellikleri
Yöndeşme: Bilgisayar ve internet teknolojileri, bu teknolojilerin gelişiminden önce geleneksel olarak adlandırılan gazete, radyo, televizyon gibi birçok iletişim aracının özelliklerini bünyesinde barındıran bir sisteme sahiptir.
Etkileşim: Özellikle Web 2.0 sonrası internetin en önemli özelliği, etkileşime fırsat sağlamasıdır. Tek yönlü bilgi aktarımı yerine, kullanıcının isteklerine göre şekillenen bir bilgi akışı gündeme gelmiştir.
Kitlesizleştirme: Yeni iletişim teknolojilerinde kullanıcı, geniş ölçekte bir kullanıcı grubuna yayın yaparken aynı zamanda bu ortam aracılığıyla kişiler arası iletişim de kurabilmektedir. Kullanıcı, internet üzerinden aynı mail grubu içindeki çok sayıda kullanıcıya aynı mesaj iletilebileceği gibi grup içinden on ya da bir kişiye de mesaj iletilebilir.
Kişiselleştirme: Yeni iletişim teknolojilerinin kullanıcılara sunduğu diğer bir önemli özellik olarak kullanıcıların bu ortamları bireysel ihtiyaçlarına göre kullanabilmesidir. Kişinin kendi taleplerine göre bilgiye erişmesi ve bunları istediği kişilerle paylaşabilmesi yeni iletişim teknolojilerinin sağladığı en önemli kolaylıklar arasındadır.
Zaman ve mekândan bağımsız olması: Bu yeni teknolojilerde kullanıcı istediği zaman ve mekândan iletişim kurabilmektedir. Kullanıcıyı özgürleştiren bu özellik sayesinde iletişimin sınırları ortadan kalkmış, uzun mesafeler kısalmış, zamanın yönetimi daha çok kullanıcıya bırakılmıştır.
Erişim kolaylığı: Bilgiye erişimin kolaylaştığı yeni iletişim teknolojilerinde kullanıcılar, çok kolay yöntemlerle bilgiye erişim sağlayabilmektedir.
Hızlı, ucuz ve kolay medya: Yeni iletişim teknolojilerinin günümüzde büyük bir ilgi görmesinin altında hızlı, ucuz ve kolay bir nitelikte olması yatmaktadır. Ekonomik açıdan da herhangi bir yatırıma gerek duymadan etkileşim içine giren kullanıcılar, geleneksel medyanın büyük sermaye gerektiren yapısından farklı olarak daha ucuz bir şekilde iletişime katılabilmektedir.
Dijitalleşmeyle Dönüşen İzleyici Yapısı
Dijital iletişim teknolojileri bireyden topluma her türlü değişimin lokomotifi haline gelmiştir. Bireyin içsel iletişiminden kişilerarası iletişime, örgütsel iletişimden uluslararası iletişime kadar bireyden topluma kadar büyük bir değişime neden olan iletişim teknolojileri, gündelik yaşamın neredeyse tamamını değişim ve dönüşüme uğratmıştır. Dijital teknolojiler, İnsanların tüketim alışkanlıklarından alışveriş yöntemlerine, okuma alışkanlıklarından bilgiye ulaşma biçimlerine, eğitim sisteminden sosyal ilişkilerine kadar birçok alanda yeni bir dönemin başlamasına kapı aralamıştır.
X, Y, Z Kuşakları
Baby Boomerlar (1945 -1964)
X Kuşağı (1965 -1979)
Y Kuşağı (1980 -1999)
Z Kuşağı (2000 ve sonrası)
Dijital Yerliler, Dijital Göçmenler ve Dijital Melezler
Dijital yerliler olarak adlandırılan internet kullanıcıları literatürde 1980 ve sonrasında doğanları işaret etmektedir. Teknolojinin içine doğan dijital yerlilerin, en önemli özellikleri bilgiye erişim ve bilgi paylaşım noktasında ortaya çıkmaktadır. 1980 öncesi doğan nesil ise dijital göçmen olarak adlandırılmıştır. Geleneksel araçlarla birlikte yeni iletişim araçlarını da kullanan dijital göçmenler, internet ve internet ile ilişkili teknolojilerle, genellikle çocukluk ya da ergenlik gibi dijital yerlilere oranla hayatlarının daha geç dönemlerinde tanışan kişilerdir. Bu yeni teknolojilerle iç içe olsalar da hâlâ eski alışkanlıklarını koruyan dijital göçmenler, dijital yerlilerin bazı özelliklerini benimsese de çeşitli farklılıklara da sahiptir. Dijital melezler ise dijital yerlilere ve dijital göçmenlere özellik olarak bazı noktalarda benzerken, bazı noktalarda farklılaşmaktadır. Tüm dijital olanaklardan faydalanan dijital melezler bu olanakları iyi ve etkin bir biçimde kullanma noktasında dijital yerlilere göre daha geridir.
Yurttaşın Nettaşa Dönüşümü
Enformasyon çağının yeni kamusal alanı olan internet ve dijital alanda gerçek veya sanal kimlikleri ile var olan her birey “nettaş” olarak isimlendirilmektedir. Günümüzde sınırları belirsiz evrensel dünyanın vatandaşı olmanın yolu, ağ üzerinde çevrimiçi olmaktan geçmektedir. Modern devletlerde belli bir sınıra ve kurallar manzumesine bağlı olarak yaşayan yurttaşlar, dijital dünyada sınırların belirsizleştiği küresel bir yapıda faaliyetlerini yürütmektedirler. Etnik aidiyetlerin flulaştığı, yasal sınırlandırmaların oldukça azaldığı nettaşların dünyasında birey görece özgür bir nitelikte konumlanmaktadır.