Duygular, Gelişimi ve Bozuklukları

Duyguların Gelişimi

Bazı duygular (korku, şaşkınlık, öfke, iğrenme, sıkıntı, mutluluk vs.), evrensel iken bazı duygular (utanma, merak, küçümseme vs.) daha az evrensellik taşır. Bazı duyguların ise kadın, erkek hatta çocukta yansıması farklı olabilir. Örneğin kadınlar depresyonda olduklarında kolayca ağlarlar ve üzgün görünürler, erkekler ise çabucak öfkelenir, her olaya kolayca sinirlenir, çocuklar ise huzursuz bir yapıya bürünür. Görüldüğü üzere olayların kişide yaşattığı etki sonrası hissedilen duygular, bireyden bireye farklı duygular uyandırabilir. Cinsiyet, bireyin yaş olarak gelişim düzeyi, algı becerisi, analitik becerisi, sosyokültürel ve mesleki durumu, mizaç özellikleri, aile yapısı, geçmişteki deneyimleri ve sağlık durumu gibi faktörler bu farklılıkta büyük rol oynar.

Duygular Ne Zaman Bozukluk Hâline Gelir?

Bebek ve küçük çocukların yaşadıkları duygusal sorunların şiddetine bazı bulguların eşlik etmesi ile duygusal gelişimde duraksama, sapma ya da bozulma olabilir. Bu duruma işlevsellikte bozulma da eşlik eder. Çocuğun iç ya da dış çevresel faktörler ile bağlantısında aksamalar başlar.

Çocuğun sahip olduğu klinik görüntüsünde çocuğun yaşı ve psikososyal olgunluk düzeyi önemli bir etkiye sahiptir. Örneğin 7 yaşın altındaki çocuklar, daha çok sözel olmayan iletişimi, vücut dilini, yüz ifadesi, duygularını dışa vurum şekli, beden duruşunu kullanır.

Örneğin kurum çocuklarında görülen anaklitik depresyonda vücut dili kullanımı esastır. Bu çocuklar birincil bakım -verenden erken dönemde ayrıldığı için çocukta kayıtsızlık, geri çekilme, ağlamaklılık, yemeği reddetme ve uyku bozuklukları gibi bulgular görülür.

Depresif Bozukluk Neden Oluşur?

Çocuklarda depresif bozukluklar için risk faktörleri olabilecek durumlar şöyle sıralanabilir:

  • Genetik ve biyolojik faktörler
  • Çocuk ile ilişkili faktörler
  • Ailesel faktörler
  • Çevresel faktörler

Çocuklarda Depresyonun Seyri

Klinik ortamlarda gözlenen çocuklarda depresyon süresinin ortalama 8 -13 ay arasında değiştiği söylenmiştir. Depresyondan kurtulan çocukların tekrar depresyona girme ihtimali %30 -%70 olduğu anlaşılmıştır. Eğer ailesinde duygudurum bozukluğu öyküsü var ise ergenlikte de depresyona girme eğilimi olduğu gözlenmiştir.

Duygudurum Bozukluğu

Duygudurum bozukluğu, çökkün ve taşkın duygudurum arasında değişimlerle seyreden, bireyi önemli ölçüde işlevsellik kaybına uğratan kronik bir psikiyatrik bozukluktur. Çocukluk çağında sıklığı % 0,5 -1 arasında bildirilmektedir. Yapılan bir çalışmada duygudurum bozukluğunun %14’ü çocukluk çağında, %36’sı ergenlik, %32’si erken erişkinlik, %19’u ise geç erişkinlik döneminde ortaya çıktığı söylenmiştir.

Erişkin duygudurum bozukluğu ile kıyaslandığında belirti görünümü, klinik gidiş ve eş tanılılık açısından farklılıklar gösterir. Örneğin çocuklarda semptomlar daha fazladır, taşkın ya da çökkün ataklardan ziyaden karma atak daha sık görülür. Çocuklarda ataklar kısa sürer hatta gün içinde bile değişkenlik gösterebilir.

Depresyon ile Gelen Çocuğa Ne Yapabilirim?

Öncelikle çocuğun sorunlarının ne olduğu, ne şikayetle başvurduğu öğrenilmeye çalışılmalıdır. Depresyonda olan çocuklar çok sık bilişsel çarpıtmalar kullandıkları için sorunları olduğundan daha farklı bir boyutta algılayabilirler. Örneğin okulda şiir yarışmasına katılan ve kazanamayan bir çocuğun “Benim zaten hiçbir yeteneğim yok, aptalın biriyim.” şeklinde yorum yapması, olayları genelleştirmesine bir örnektir. Çocuğun kendisini tanıması, keşfetmesi ve yeteneklerinin farkına varmasına yardımcı olmaya çalışılmalıdır.