Adli Para Cezalarının ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı

Suç karşılığında uygulanan yaptırım olarak cezalar, hapis ve adli para cezalarıdır. Adli para cezası, Türk Ceza Kanunu’nun 52’ nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen usule göre tayin olunacak bir miktar paranın devlet hazinesine ödenmesinden ibarettir.

Adli para cezasının infazında hâkim adli para cezasının bir seferde ödenmesi için hükümlüye süre verebileceği gibi, adli para cezasını taksitlere de bölebilir. Ancak taksit süresi en çok iki yıl ve en az dörttür. Taksitlerden biri ödenmez ise adli para cezasının geri kalan kısmı tamamen tahsil edilir ve ödenmeyen adli para cezası hapse çevrilir.

Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir.

Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün, hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.

Hükümde, adlî para cezası takside bağlanmamış ise, bir aylık süre içinde adlî para cezasının üçte birini ödeyen hükümlünün isteği üzerine geri kalan kısmının birer ay ara ile iki eşit taksitte ödenmesine izin verilir. İlk taksidin süresinde ödenmemesi hâlinde, verilen ikinci takside ilişkin izin hükümsüz kalır.

Adlî para cezası yerine çektirilen hapis süresi üç yılı geçemez. Birden fazla hükümle adlî para cezalarına mahkûmiyet hâlinde bu süre beş yılı geçemez.

Hükümlü, hapis yattığı veya kamuya yararlı işte çalıştığı günlerin dışındaki günlere karşılık gelen parayı öderse hapisten çıkartılır veya kamuya yararlı işte çalıştırılma sona erer.

Güvenlik tedbirleri kural olarak kusur yeteneği olmayan ancak toplumsal açıdan tehlikelilik hâli sergileyen failler hakkında uygulanır. Ancak bunun istisnaları da vardır. Bazı hâllerde kusur yeteneği olan dolayısıyla ceza verilebilen kişilere de ceza yerine güvenlik tedbirine hükmedilir. Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma ve müsadere tedbirleri aslında ceza mahkûmiyetinin sonuçları olmasına rağmen güvenlik tedbirlerinin içine alınmıştır.

Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen güvenlik tedbirleri belli hakları kullanmaktan yoksun bırakma, eşya ve kazanç müsaderesi, akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirleri, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri, alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde bağımlılarına özgü güvenlik tedbirleri, tekerrür, tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirleri ve sınır dışı edilmedir.

Fail, kasten işlediği bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkûm edilmekle, belli haklardan yoksun kalır. Bunun için failin kasıtlı bir suç işlemiş olması ve hapis cezasına mahkûm edilmiş olması gerekir. Bu tedbirin uygulanması için, hâkimin hükümde tedbiri göstermiş olması gerekmez. Bu tedbirler, kasıtlı bir suçtan dolayı hükmedilen hapis cezasının yasal sonuçlarıdır.

İnfaz Tüzüğü’nün 58. Maddesine göre mahkemece hükmedilen eşya veya kazanç müsaderesine ilişkin mahkûmiyet hükümlerinin infazının esas ve usulleri yönetmelikte düzenlenir. İlgili yönetmelik Suç Eşyası Yönetmeliğidir.

Çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin infazı Çocuk Koruma Kanununa Göre Verilen Koruyucu Ve Destekleyici Tedbir Kararlarının Uygulanması Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre yerine getirilir.

Fiili işlediği sırada akıl hastası olan kişi hakkında, koruma ve tedavi amaçlı olarak güvenlik tedbirine hükmedilir. Hakkında güvenlik tedbirine hükmedilen akıl hastaları, yüksek güvenlikli sağlık kurumlarında koruma ve tedavi altına alınırlar

Suç işleyen alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde bağımlısı kişilerin, güvenlik tedbiri olarak alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde bağımlılarına özgü sağlık kuruluşunda tedavi altına alınmasına karar verilir. Bu kişilerin tedavisi, alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde bağımlılığından kurtulmalarına kadar devam eder.

Tekerrür bir kişinin işlediği suçtan dolayı mahkûm olduktan sonra yeniden suç işlemesi veya önceki suçundan dolayı cezalandırıldıktan sonra yeni bir suç işlemesidir. TCK sisteminde tekerrür; kişinin diğer suçlulardan daha tehlikeli olduğunu gösteren bir durumdur, bu nedenle cezayı artıran bir nitelikli hâl olarak değil, güvenlik tedbiri uygulanmasını gerektiren bir neden olarak kabul edilmiştir. Tekerrür hâlinde fail hakkında; özel infaz rejimi kabul edilmiş, cezanın infazından sonra da devam edecek şekilde denetimli serbestlik rejimi öngörülmüştür.

İşlediği suç nedeniyle hapis cezasına mahkûm edilen yabancı, koşullu salıverilmeden yararlandıktan ve her hâlde cezasının infazı tamamlandıktan sonra, durumu sınır dışı işlemleriyle ilgili olarak değerlendirilmek üzere derhâl İç işleri Bakanlığına bildirilir.

Bir kamu kurumunun verdiği izne dayalı olarak faaliyette bulunan özel hukuk tüzel kişisinin organ veya temsilcilerinin iştirakiyle ve bu iznin verdiği yetkinin kötüye kullanılması suretiyle tüzel kişi yararına işlenen kasıtlı suçlardan mahkûmiyet hâlinde, iznin iptaline karar verilir.