Sosyal Alışveriş Kuramı
Sosyal alışveriş kuramı, çağdaş sosyolojide toplumu “alışveriş” olgusu açısından çözümleyen bir kuramdır. Sosyolojide alışveriş olgusuna eğilen ve onu çözümlemelerinin merkezine yerleştiren kuram, sosyal alışveriş kuramı olmuştur. Sosyal alışveriş kuramı, sosyal hayatı ve onun kurallarını ekonomik hayat ve onun kuralları gibi düşünen çağdaş sosyoloji kuramıdır. Sosyal alışveriş kuramı, iktisadın, bilhassa da liberal iktisadın kanunlarının sosyal hayatta da birebir geçerli olduğu varsayımına dayanır. Bu noktada sosyal alışveriş kuramı, bireylerin davranışının ve diğer bireylerle ilişkilerinin temelinde menfaatlerin, elde edilen ödüllerin ve sağlanan faydaların bulunduğunu öne süren bir kuramdır. Kısaca, sosyal alışveriş kuramı, sosyal hayatın mantığını ekonomik hayatın mantığından ve ilkelerinden hareketle açıklamaya çalışan bir mikro sosyoloji geleneğidir. Sosyal alışveriş kuramı, toplum ya da sosyal yapılardan ziyade birey ve onun diğer bireylerle olan ilişkilerine ve etkileşim biçimlerine kilitlenmiştir.
Bu ünitenin amacı, çağdaş sosyolojinin ana kuramlarından biri olan sosyal alışveriş kuramını ana hatlarıyla tanıtmaktır. Sosyal alışveriş kuramının öğrenilmesi, aynı zamanda, çağdaş sosyolojide etkin olan diğer kuramların, özellikle de sembolik etkileşimcilik gibi mikro kuramların daha iyi anlaşılmasına da imkân tanır.
Sosyal alışveriş kuramının kökleri, öncelikli olarak ilkçağ filozoflarından Aristoteles’in görüşlerine uzanır. Aristoteles, sosyal alışveriş kuramının anahtar terimi olan sosyal alışverişin ekonomik alışveriş ile benzer ve farklı yönlerini ortaya koyan ilk filozoftur.
Diğer yandan, sosyal alışveriş kuramı, bireylerin ekonomik işlemlerde sadece kendi menfaatlerini düşündüklerini ve rasyonel hereket ettiklerini öne süren liberal iktisatçıların, özellikle de Adam Smith’in görüşlerini referans almıştır. Bu çerçevede, sosyal alışveriş kuramı, kapitalist sistemde bireylerin fayda ve çıkarlarını en iyi şekilde gerçekleştirdiğini iddia eden liberal iktisatçıların görüşlerine dayalı olarak geliştirilmiş olan rasyonel seçim kuramını dikkate almıştır.
Adam Smith'in yanı sıra bazı antropologların düşünceleri, özellikle de Bronislav Kaspar Malinowski’nin temel fikirleri, sosyal alışveriş kuramı için önemli bir kaynak olmuştur. Sosyal alışveriş kuramının köklerinde, Malinowski’nin “karşılıklı alışverişin sosyal bütünleşmenin temeli” olduğuna ilişkin görüşü bulunmaktadır.
Sosyal alışveriş kuramının ustaları, George Caspar Homans ve Peter Michael Blau’ur.
George Caspar Homans, bireyler, bireysel davranış, gruplar, grup davranışı ve etkileşim üzerine odaklanmıştır. Homans, sosyolojik analizlerinde davranışçılığı ciddiye almıştır. Homans, insan davranışını “ödül -ceza” üzerinden tahlil etmiştir.
Peter Michael Blau, sosyal alışveriş ile ekonomik alışveriş arasındaki bağlantıya işaret etmiştir. Blau, sosyal alışverişin birey ve toplum açısından işlevsel olduğunu söylemiştir. Blau, ayrıca sosyal alışveriş ile güç arasındaki ilişkiye vurgu yapmıştır.
Sosyal alışveriş kuramının anahtar terimleri arasında ekonomik alışveriş, sosyal alışveriş, davaranış, etkinlik, duygu, etkileşim, çıkar, fayda, ödül ve ceza ön plana çıkmaktadır. Bu anahtar terimler içinde en mühim olanı, sosyal alışveriş terimidir
Sosyal alışveriş kuramı, toplum tahlilinde gruplar, özellikle de küçük gruplar üzerine odaklanmıştır. Sosyal alışveriş kuramı, insan gruplarını, onların yapılarını ve ilişki ağlarını esas almıştır.
Sosyal alışveriş kuramı, bireye yönelmiş, bireysel davranış ve etkileşimi esas almıştır. Bireylerin diğer bireylerle ilişki ve etkileşimlerinde alışverişe katıldıklarını iddia etmiştir.
Sosyal alışveriş kuramına göre, sosyal alışveriş, toplumda önemli işlevlere sahiptir. Sosyal alışveriş, bireyleri bütünleştirir, ittifakları arttırır, arkadaşlık bağlarını güçlendirir ve bireyler arasında güvene dayalı ilişkiler tesis eder.
Sosyal alışveriş kuramına göre, sosyal alışveriş, toplumda güç ve statü farklılaşmasına neden olur.
Sosyal alışveriş kuramı, bireylerin yararları ve çıkarları çerçevesinde toplumu anlamaya çalışmıştır.
Sosyal alışveriş kuramı, insanların her zaman kendi çıkarlarına ve faydalarına en uygun olanı seçtiklerini ifade etmiştir.
Sosyal alışveriş kuramcı, iktisat biliminde kabul gören “azalan marjinal fayda yasası”nın sosyal ilişkilerde de geçerli olduğunu iddia etmiştir.
Sosyal alışveriş kuramı, bireylerin gündelik hayatta akılcı davrandıklarını, kendilerine fayda sağlamayan eylemlerden sakındıklarını savunmuştur.
Sosyal alışveriş kuramı, yeterince sosyolojik bir kuram olmadığı için tepki çekmiştir. Çünkü toplum gibi karmaşık bir gerçekliği alışveriş terimi ile açıklamak mümkün değildir.
Sosyal alışveriş kuramı, tarihsel süreci, toplumda meydan gelen değişmeleri açıklayamamıştır. Bu yönüyle, sosyal alışveriş kuramı, yeterince sosyolojik değildir.
Sosyal alışveriş kuramı, bireyin sadece “ekonomik insan” olduğunu iddia etmesi nedeniyle eleştirilmiştir.
Sosyal alışveriş kuramı, toplumu ve sosyal hayatı, sadece liberal ekonominin kurallarına bağlı olarak değerlendirmekle hata yapmıştır.
Sosyal alışveriş kuramı, savaş, sosyal eşitsizlik, sömürü, açlık, kıtlık, kitlesel katliamlar gibi büyük ölçekli sosyal meseleler üzerine kafa yormamıştır.