Afetlerde Sosyal Hizmet Uygulaması
Afet Kavramı
Afet kavramı, insan için yıkıcı fiziksel, sosyal ve ekonomik sonuçlara neden olan, günlük hayatı ve faaliyetleri olumsuz etkileyen, kesintiye uğratan mevcut kaynak, imkân veya olanaklarla başa çıkılması güç olan doğal ve insan kaynaklı olay veya olguları tanımlamak için kullanılır. Bir olayın afet olarak tanımlanması için bir topluluk için yıkıcı sonuçlara sebep olması, ciddi can ve mal kayıplarının meydana gelmesi gerekmektedir. Afet kavramı çoğu zaman acil durum kavramıyla birlikte kullanılmaktadır.
Afet Yönetimi
Afet yönetiminde uygulamaya ilişkin yaklaşımlar çeşitlenmektedir. Temel olarak benzer odak noktalarını ve amaçları içeren üç temel yaklaşımdan bahsetmek mümkündür. Çeşitli aşamaları içeren bu yaklaşımlardan ilki risk yönetimi ve kriz yönetimi aşamalarını içermektedir. İkinci yaklaşım zarar azaltma, hazırlık, müdahale ve iyileştirme aşamalarını kapsamaktadır. Son olarak üçüncü yaklaşım ise afet öncesi çalışmaları, afet esnasındaki çalışmaları ve afet sonrası çalışmaları kapsayan aşamalardan oluşmaktadır.
Afet yönetiminin esas amaçları:
- Kayıpları azaltmak ve hayat kurtarmak,
- Yaralanmaları önlemek,
- Maddi, manevi kültürel ve tabii varlıkları korumak,
- Hizmetlerin sürekliliğini sağlamak,
- Sürdürülebilir kalkınmayı sağlamaktır.
Afetin Psikososyal Etkileri
Afetlerin psikososyal etkileri mağduriyet ve maruziyet faktörlerine bağlı olarak değişkenlik gösterebilmektedir. Bu açıdan herhangi bir afet durumunda mağdurları anlamak ve tanımlamak için dört önemli kategori oluşturulmuştur:
- Birincil mağdurlar, doğal afetin gerçekleştiği bölgede yaşayan ve doğrudan afetten etkilenen bireyleri tanımlar.
- İkincil mağdurlar, doğrudan afeti deneyimleyen birincil mağdurların aileleri, akrabaları, yakınları ve kişisel ilişkileri olan bireyleri tanımlar.
- Üçüncül mağdurlar, afet bölgesinde çalışan, görev alan, mağdurlara hizmet veren çalışanları betimler.
- Dördüncül mağdurlar, geleneksel veya sosyal medya aracılığıyla afet konusunda bilgi edinen, afeti bu kanallar aracığıyla takip eden bireyleri betimler.
Afet sonrası en çok görülen ruhsal sorunların depresyon, ölüm ve ayrılık anksiyetesi, akut stres bozukluğu ve travma sonrası stres bozukluğu olduğu söylenebilir. Ayrıca madde kullanımında da artış söz konusudur. Afete karşı ortaya çıkan tepkiler aşağıdaki şekilde ifade edilebilir;
Duygusal tepkiler: Kızgınlık, çaresizlik, duyarsızlaşma, şok, suçluluk, karamsarlık, dissosiyasyon, değersizlik, utanç, ümitsizlik, yas, kaygı ve korku.
Bilişsel tepkiler: Dikkat ve konsantrasyon eksikliği, karar vermede güçlük, hafıza sorunları, ruminasyon, düşünceleri çarpıtma, inanç yitimi.
Fiziksel tepkiler: Uyku sorunları, bitkinlik, somatik ağrılar, tedirginlik, iştahsızlık, çarpıntı, bulantı.
Davranışsal tepkiler: Uyarıcılardan kaçma/kaçınma, aniden irkilme, aşırı hareketlilik.
Sosyal tepkiler: İlişkilerde çatışma, güvensizlik, yabancılaşma, sosyal ilişkilerden çekinme, şüphecilik, yargılayıcı ve suçlayıcı iletişim, aile, iş, okul ve diğer sosyal ortamlarda yaşanan ilişki ve iletişim sorunları.
Afetlerde Psikososyal Destek ve Müdahale
Afetlerde psikososyal desteğin sağlanması için çeşitli müdahale araçları kullanılmaktadır. Afet durumlarında; ihtiyaç ve kaynak değerlendirmesi, psikolojik ilk yardım, sevk etme ve yönlendirme, bilgi merkezi oluşturma, toplumu harekete geçirme, sosyal projeler, eğitimler ve çalışanlara destek olmak üzere 8 müdahale aracına başvurulmaktadır.