Avukatlık Mesleğine Kabul Şartları
Avukatlık Yapabilmek İçin Temel Şartlar
Avukatlık mesleği, kamu niteliği taşıyan bir meslek olduğu için kanun koyucu tarafından bazı şartlar aranmıştır. Bunlar; avukatlık stajını bir yıl boyuncu kesintisiz bir şekilde yapmak, avukatlık yapmak istediği baro çevresinde ikamet etmek, avukatlık mesleğine icra etmeye engel durumu olmamak ve avukatlığa kabul için kanunun öngördüğü kısıtlamalara, meslek yaşamı süresince, maruz kalmamak ve son olarak avukatlık ruhsatnamesini alarak yemin etmektir.
Avukatlık Stajı
Avukatlık yapmak için öncelikle Türk vatandaşı olmak gerekir. Yabancıların bu haktan yararlanmaları, sınırlı istisnalar dışında bu gün için mümkün değildir. Türk hukuk fakültelerinden birinden mezun olmak veya bu fakülteler ile denkliğinin kabul edilmesi de şartlar arasında yer almaktadır.
Bunların dışında, aşağıda ayrıntılı şekilde belirtileceği üzere, fiili olarak bir yıl sürecek avukatlık stajını da, fasılasız olarak, ikmal etmek gerekir. Bu nedenle, hukukumuzda, avukatlık stajı çok önemlidir.
Avukatlık stajında, yasadaki hükümler uyarınca ilk altı ayı mahkemelerde ve kalan altı ayı da en az beş yıl kıdemi olan (bu beş yıllık kıdem hesabına Kanunun 4 üncü maddesinde yazılı hizmette geçen süreler de dâhildir.) bir avukat yanında yapılır.
Staj; Baronun, Cumhuriyet Savcısının ve Hâkimin denetiminde yapılır. Stajyer, staj eğitim programını aksatmadan; duruşmalarda, keşiflerde, soruşturmalarda, kararın görüşülmesinde ve yazılmasında hazır bulunur. Kendisine verilen dosya ve kararları inceler ve rapor hazırlar.
Adliyede yapılan staj dönemi için mahkeme ve adalet dairelerinde stajyerlere ayrılmış bir staj defteri ile devam çizelgesi bulunur. Staj devam çizelgesi stajyer tarafından her gün imzalanır.
Staj kesintisiz olarak yapılır. Stajyerin haklı nedenlerle devam edemediği günler Avukatlık Kanununun 23'üncü maddesinde belirtildiği şekilde tamamlattırılır. Haklı nedenlerin kanıtlanması stajyerin yükümlülüğündedir.
Kanunda sayılan koşulları taşıyan kişilerin avukatlık stajı yapmasına gerek olmaksızın avukatlık yapabilmesi de mümkündür.
Levhasına Yazılmak İstenen Baro Bölgesinde Yerleşim Yeri Bulunmak
Avk. K. M. 3/e her avukatın “levhasına yazılmak isteği baro bölgesinde ikametgâhı bulunmak” zorunluluğunu getirmiş bulunmaktadır. Medeni Kanunun 19. Maddesine göre, “bir kimsenin sürekli kalma niyeti ile oturduğu yer”, “yerleşim yeri” sayılmaktadır. Avukatlık Kanununda yer alan “ikametgâh” deyiminin 4721 sayılı Medeni Kanun ile yerleşim yeri olarak değişmesi sonucu avukat olacak kişinin baro levhasına yazılacağı yerde sürekli kalma niyeti ile oturması gerekmektedir.
Avukatlığa Engel Bir Durumun Olmaması
Avukatlık mesleği, çok fazla güvene dayanan bir meslektir. Kanuni usul ve esasların belirlediği şekilde yapılmak zorundadır. Yasa, avukatlık yapacak kişinin saygın bir kişi olmasını, hapis cezası ile mahkûm edilmemiş olmasını istemektedir. 5728 sayılı yasa ile yapılan değişiklik ile yazılı durumlardan birinin varlığı hâlinde, avukatlık mesleğine kabul istemi reddolunur.
Öte yandan avukatlık mesleği ile özel olarak bağdaşması mümkün olmayan işler, yasada şu şekilde belirlenmiştir: Aylık, ücret, gündelik veya kesenek gibi ödemeler karşılığında görülen hiçbir hizmet ve görev; sigorta prodüktörlüğü; tacirlik ve esnaflık; meslekin onuru ile bağdaşması mümkün olmayan her türlü iş.
Bazı özel durumlarda da avukatlar, meslekleri icra edemezler. Örneğin, Bir hâkim veya cumhuriyet savcısının eşi, sebep veya nesep itibarıyla usul ve füruundan veya ikinci dereceye kadar (bu derece dâhil) hısımlarından olan avukat, o hâkim veya cumhuriyet savcısının baktığı dava ve işlerde avukatlık edemez.