Mustafa Kemal Paşa’nın Anadolu’ya Geçmesi
Mustafa Kemal Paşa’nın Yolculuk Hazırlıkları
Mustafa Kemal Paşa, Samsun’a çıktığında işlerini kolaylaştıracak birtakım “faydalı olan mevaddın” ve görev bölgesindeki vilayetlerin, jandarma kuvvetlerinin hareket noktalarını gösteren harita ve krokinin de kendisine verilmesi talebinde bulundu. Yine İstanbul’dan hareket etmeden evvel, 13 Mayıs 1919’da, Harbiye Nezareti’ne Müfettişlik Karargâhı’nda görevli bulunanların üç aylık maaşlarının ve kullanabilecekleri iki adet otomobilin kendilerine verilmesinden sonra hareket edileceğini bildirmişti. Ziyaretlerini tamamlayan Mustafa Kemal Paşa, 14 Mayıs’ta Samsun’da III. Kolordu Komutanlığı’na bir telgraf çekerek, cuma günü Bandırma Vapuru’yla hareket edileceğini, Samsun’da karargâh için gerekli tertibatın alınmasını söylemiştir.
İzmir’in İşgali ve Ortaya Çıkan Tepkiler
İngiltere savaş sonrası İtalya’nın işgallerinden rahatsız olmuştu. Çünkü buraların güçlü bir İtalya yerine daha zayıf Yunanistan’a bırakılması çıkarlarına uygundu. 5 Mayıs 1919’da Paris’te Üçler Konseyi’nde bu işi kendine vazife edinmiş olan İngiliz Başbakanı Lloyd George, İzmir’in Yunanistan’a verilmesi için ABD ve Fransa’yı ikna etmeyi başardı. Bu son gelişme Yunanistan’da büyük bir coşkuyla karşılandı.
Bu gelişme üzerine 14 Mayıs’ta İzmirli vatanperverler ve Redd -i İlhak Cemiyeti bir bildiri yayımlayarak halkın Bahri Baba Parkı’nda toplanmasını istediler. Burada İzmir’in işgal edileceği haberlerini protesto ettiler. 15 Mayıs 1919’da İzmir’in işgali üzerine gelen tepkiler sonucu Damat Ferit Hükûmeti istifa etmiş, ancak yeni hükûmeti kurma görevi yeniden kendisine verilince halkın İstanbul’a olan inancı daha da sarsılmıştı.
Mustafa Kemal Paşa’nın İstanbul’dan Samsun’a Hareketi
Mustafa Kemal’in Samsun’a hareket edeceği gün yaklaştıkça, kendisinin ve karargâhının tutuklanacağı yahut Karadeniz’de geminin batırılacağı şeklinde dedikodular yayılmaya başlandı. Dedikodu gibi görünen bu haberler, kanaatimize göre İngiliz gizli servisinin işgüzarlığı olup, Mustafa Kemal Paşa’ya bir korku, bir uyarı mesajı vermek isteğinin sonucuydu. Sonunda bütün hazırlıklar, vedalaşmalar, emirler, istekler tamamlanıp resmî problemlerini hâlleden Mustafa Kemal Paşa ve karargâhı, 16 Mayıs 1919’da Bandırma Vapuru’yla Samsun’a hareket etti ve nihayet 19 Mayıs 1919 sabahı saat 6’da Samsun’a ulaştı.
Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun, Havza ve Amasya’daki Faaliyetleri ve Erzurum’a Yolculuğu
Mustafa Kemal, bu anlamlı yolculuğun ilk durağı sayılabilecek Samsun’da altı gün kalır. Mustafa Kemal’in Samsun’daki faaliyetlerinin akabinde Erzurum’a gitme düşüncesinde olduğunu 21 Mayıs’ta Kâzım Karabekir’e çektiği telgrafından anlıyoruz.
Samsun’daki faaliyetleri İngilizleri ziyadesiyle rahatsız etti. 24 Mayıs’ta en çok şikâyetin olduğu Merzifon, Ladik, Amasya gibi yerlerde bizzat incelemeler yapmak ve tedbirler almak gayesiyle karargâhını Havza’ya nakledeceğini Harbiye Nezareti’ne bildirdi. Mustafa Kemal’in Havza’ya hareketi, onu aynı zamanda halkın arasına katılarak onlara ülkenin ahvalini anlatan, bu kötü durumdan kurtulmak için yöresel teşkilatlanmayı teşvik eden bir lider konumuna getirmişti.
28 Mayıs günü Havza’nın ileri gelenleriyle bir toplantı düzenlenir. Bu toplantıda Müdafaa- i Hukuk Cemiyeti kurulur. Yine aynı gün İzmir’in ve Manisa’nın işgali üzerine valiliklere ve kaymakamlıklara gönderdiği şifre ile “ülke bütünlüğümüzün korunması için ulusal gösterilerin daha canlı yapılmasını ve sürdürülmesini” istediği Havza Genelgesi’ni yayımlar.
Havza Genelgesi’nin Önemi:
- Millî Mücadele'nin ilk genelgesidir.
- Ferdi bilinçten millî bilince ulaşılması amaçlanmıştır.
- Ordu birliklerine askerin terhis, silahların teslim edilmemesi bildirildi.
İzmir’in işgalinin bütün ülkede proteto edilmesi ve mitingler esnasında Hristiyan halka karşı saldırıdan sakınılması istendi.
Mustafa Kemal Paşa bu genelge ile yetkilerinin dışına çıkmış, bu sebeple de İstanbul’a geri çağrılması gündeme gelmiştir.
13 Haziran’da Havzalıların sevgi gösterileri arasında Mustafa Kemal Amasya’ya uğurlanır. Aynı gün de Havza’da büyük bir miting düzenlenir. Mustafa Kemal ve beraberindekiler 13 Haziran 1919 günü Amasya’ya geldi. Onlar bölgenin ileri gelenlerince layıkıyla karşılandı.
Erzurum’da toplanacak kongreden sonra asıl genel kongrenin Sivas’ta toplanacağı hususunda bir görüş birliğinin ardından tarihî değeri büyük Amasya Tamimi 22 Haziran 1919’da ilan edilir. Tamim şu maddelerden oluşmaktadır:
Vatanın bütünlüğü milletin bağımsızlığı tehlikededir.
İstanbul hükûmeti, İtilaf Devletleri’nin etkisi altında bulunduğundan üzerine almış olduğu sorumlulukları yerine getirememektedir. Bu durum milletimizi yok olmuş duruma düşürmektedir.
Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.
Her türlü etki ve denetimden uzak bir millî kurulun oluşturulması gereklidir.
Anadolu’nun her bakımdan güvenli yeri olan Sivas’ta millî bir kongrenin toplanması mecburidir.
Bu maksatla bütün vilayetlerden halkın güvenini kazanmış üç temsilci seçilerek süratle yola çıkarılmalıdır. Temsilciler, Redd -i İlhak, Müdafaa- i Hukuk Cemiyetleri ve belediyelerce seçilecektir.
Doğu vilayetleri adına 10 Temmuz’da Erzurum’da bir kongre toplanacaktır.
Bu kararlar millî bir sır gibi korunmalı kongreye katılacak kişilerin kimlikleri saklanmalıdır.
Heyet Amasya’dan hareketle Tokat, Sivas, Erzincan istikametinden Erzurum’a devam eden yolculuğunda İstanbul ve Mustafa Kemal arasında yaşanan bazı olumsuzlukların güzergâh yöneticilerini etkilediği görülür. Çünkü birkaç gün evvel gönderilen tamimle Mustafa Kemal’in azledildiği bildirilmişti. Bu gelişmelere rağmen Mustafa Kemal ve beraberindekiler başta Sivas Valisi Reşit Paşa olmak üzere Sivas halkı tarafından büyük sevgi gösterileri arasında karşılanır.
Heyet 28 Haziran’da Ramazan Bayramı’nın ilk günü Erzurum’a hareket eder. Heyet aynı gün yaklaşık 145 km’lik mesafedeki Suşehri’ne gelir. Burada bir müddet dinlenen Mustafa Kemal kendisini ziyarete gelen halka, İstanbul’un ve memleketin ahvalini anlatır, yurdu kurtarmak için silahlanmanın kaçınılmaz olduğunu tavsiye eder.