Aile Sosyolojisinde Metodoloji
Aile kavramsallaştırması ile ilgili olarak bütüncül bir metodolojik çerçeve oluşturulabilmesi için önemli bir başlangıç noktası; “Birincil düzeyde” aile grubu içindeki bireylerin aile yaşantılarını ne şekilde yaşadıklarına ve gündelik gerçekliklerini aile olma temelinde hangi değer ve anlam ölçütleri çerçevesinde oluşturduklarına yönelik “inşacı perspektif”leri, “İkincil düzeyde” ise makro sosyal kurumsal düzeyde söz konusu aile grubunun içerisinde yer aldığı, kurumsallaşmış örüntüler sistemi olarak, “yapısal perspektifleri” bir arada düşünmeyi gerektirmektedir. Tipik olarak inşacı eğilim; mikro sosyal süreçlere daha duyarlı ve nitel veri analizi eğilimli olan yaklaşımlara karşılık gelirken; tipik olarak yapısal eğilim; makro toplumsal yapılara daha duyarlı ve nicel veri analizi eğilimli olan yaklaşımlara karşılık gelmektedir.
Ekolojik model, aile kavramsallaştırmasının aile içi süreçleri kadar, aile dışındaki sosyal etkileşim ve sosyo‐kültürel yapısal bağlamlarına ilişkin de ufuk açıcı perspektifler sunmaktadır. Söz konusu model, bireysel faktörler düzeyi, ilişki faktörleri düzeyi, topluluk faktörleri düzeyi, toplumsal faktörler düzeyi ve uluslararası‐küresel faktörler düzeyi olmak üzere beş temel analitik çerçeve içinde, “inşacı” ve “yapısal” çerçeveleri bir bütün içinde görmeyi mümkün kılacak bir perspektif sunmaktadır.
Aile sosyolojisi alanındaki metodolojik perspektifler; aile kavramsallaştırmasının ilgili bulunduğu sosyal gerçeklik düzeylerine bağlı olarak ilişkilendirilmesi gereken temelde mikro‐mezzo ve makro olmak üzere sosyal gerçekliğin farklı düzeylerine işaret etmekte ve dolay ısıyla da söz konusu alana ilişkin metodolojik eğilimlerde bütüncül metodolojik perspektiflerin ön plana çıkmasını kaçınılmaz kılmaktadır.
Bir araştırmanın tasarımı, araştırma sorununa bağlı olarak hangi türden verilerin gerekli olduğu, kavram ‐veri ‐değişken ilişkilerinin nasıl kurulacağı, araştırmanın araştırma soruları ile mi yoksa hipotezler üzerinden mi ilerletileceği konusundaki tercihlerimiz aç ısından önem taşımaktadır. bu noktada araştırmanın temel sorunu nitel, nicel ya da karma (mixed) araştırma desenlerinden hangisini tercih edeceğimizdir.
Aile çalışmaları alanındaki metodolojik yaklaşımların; temel metodolojik sayıltıları çerçevesinde, genel anlamda makro ölçekli, olgusal ve nicelleştirilebilir veriler toplanmasına yönelik araştırma tasarımlarından, mikro ölçekli süreçsel ve nitel veriler toplanmasına yönelen araştırma tasarımları olarak iki tipik düzeyde ayrıştırılabileceği görülmektedir.
Ailenin çalışılması onun akışkan, çok yüzlü ve bağlamsal özelliklerinin hem inşacı yönlerinin, hem de yapısal boyutlarının bir arada düşünülmesini gerekli kılmaktadır.
Aile kavramsallaştırması, bir grup olarak onun içinde yer alan bireylerin öznel yaşam deneyimlerine ve biyografilerine bağlı olarak, “teklik ve biriciklik” taşıyan yönler içerirken, eylem ve anlam örüntüleri açısından, diğer aile grupları ile “topluluğa özgü”, “topluma özgü” ve “evrensel ‐ küresel” ölçekte birtakım “benzerlikler taşıyan” boyutlar da taşımaktadır.
Ekolojik modeldeki aile kavramsallaştırmasının, sosyokültürel gerçekliğin “etkileşim bağlamlarını” göz önünde bulunduran bir perspektif içinde, nitel ve nicel araştırma desenlerinin bir arada kullanılmasını teşvik eden, ölçüm nirengisinden, gözlemci, kuram ve yöntem nirengisine kadar farklılaşan ölçülerde, bütüncül ve karma araştırma tekniklerini bir arada kullanılmasını özendirici bir nitelik taşıdığı görülmektedir.