Afetlerde Stres Yönetimi
Birleşmiş Milletlerin kabul ettiği ve en genel tanımıyla “İnsanlar için can, fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplara neden olan, normal yaşamı durdurarak veya kesintiye uğratarak toplumları etkileyen ve yerel imkânlar ile baş edilemeyen her türlü doğal, teknolojik veya insan kaynaklı olaylara” afet denilmektedir. Afetler; doğal olarak gerçekleşirler, can ve mal kaybına yol açarlar, çok kısa bir zaman aralığında meydana gelirler, insanlar ya da başka faktörler tarafından engellenemezler, şok tesiri yaparlar, bulaşıcı ve salgın hastalıkların ortaya çıkmasına yol açarlar ve toplumun onunla baş edebilme kapasitesini aşarlar. Birçok özelliği, afetlerle kesişen stres kavramı da bireyde fizyolojik ve psikolojik birçok sorunun oluşmasına zemin hazırlayan bir faktördür. Özellikle bireyin savunma sistemlerini alt üst eden afet durumlarında stresin yönetilmesi hayati önem taşımaktadır.
Stres bireyi fiziksel ve psikolojik açıdan rahatsız eden ve bireyde gerilim oluşturan ve hayatımızın her anında yaşadığımız bir durumdur. Stres; bir eyleme, duruma ya da bir kişinin üzerindeki fiziksel veya psikolojik zorlanmaya karşı bir tepkinin sonucudur. Stres kendi içerisinde Genel adaptasyon ve lokal adaptasyon sendromu olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Genel adaptasyon sendromunda birey savaş ya da kaç tekniği uygular. Stresle mücadele eden birey stresten kurtulurken edemeyen bireyler bazı fiziksel ve psikolojik sorun yaşarlar. Lokal adaptasyon sendromu ise organizmanın belirli bir yerinde meydana gelen bir tepkidir. Işık tutulunca gözlerimizin kısılması ortama adaptasyonu kolaylaştıran bir local durumdur. Büyük bir kazada organların zarar görmemesi için damarların kasılması, merkezî sinir sisteminin çalışması, uygun hormonların salgılanması ise genel adaptasyon sendromuna örnektir.
Stres sonucu bireyde uykusuzluk, hastalıklara kolay yakalanma, beslenme sorunları, çabuk sinirlenme, sorumlulukları yerine getirmede zorlanma, benlik saygısında düşme gibi birçok fiziksel, bilişsel, psikolojik ve davranışsal belirtiler ortaya çıkmaktadır.
Strese yol açan riskler de kendi arasında bireysel ve örgütsel olarak ikiye ayrılır. Kaygı duyma, panik yapma, her an bir şey olacakmış hissi gibi bireysel risklerin yanı sıra iş dağılımındaki adaletsizlik, yönetimin baskıyla çalışması gibi örgütsel faktörler de bulunmaktadır.
Genel olarak işin nicelik veya niteliğinden ya da iş ortamından kaynaklanan strese iş stresi denilmektedir. İş stresi bireyin enerjisini azaltan, çalışan için tehdit oluşturan iş özelliklerini kapsamaktadır. Birey açısından iş stresi örgütün başarını doğrudan etkilerken diğer taraftan örgüt yapısı içinde motivasyonu azaltan olumsuz bir faktör hâline gelebilmektedir.
Afet yönetimi insanoğlunun hayatında her an oluşabilecek krizler karşısında tehlikeye karşı hazırlıklı olma, oluşacak zararı minimuma indirme, müdahale etme ve iyileştirme amacına yönelik analiz, planlama, karar alma ve değerlendirme süreçlerinin tümüdür.
Afetlerde stres yönetimi için bireysel olarak egzersiz, beslenme ya da uyku düzeninin sağlanması, gevşeme teknikleri, biyolojik geri besleme, davranışsal kendini kontrol etme adımları gerçekleştirilebilir. Örgütsel düzeyde ise fiziksel koşulların düzenlenmesi, sosyal destek sistemlerinin artırılması, meslek ve stres danışmanlığının sağlanması, işi yeniden yapılandırmanın sağlanması ve iş şartlarının daha insani hâle getirilmesi girişimleri yer almaktadır.