Afetlerde Halk Sağlığı Hizmetleri
Psikolojik yıkım, afet gibi kontrol edilemeyen, yaşamı tehdit eden, dehşet uyandıran ve kayıplara neden olan yaşam olaylarından sonra ortaya çıkan, üzerinde önemle durulması gereken bir olgudur. Travma sonrasında en çok gelişen ruhsal bozukluklar TSSB (Travma sonrası stres bozukluğu) ve major depresyon olup bunu sırasıyla akut stres bozukluğu ve anksiyete izlemektedir.
Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB‐örselenme sonrası zorlanma bozukluğu): TSSB travmatik bir olayın mağdurlarında görülebilen, en az bir ay süren, yeniden yaşantılama, kaçınma ve aşırı uyarılma semptomlarının görüldüğü bir bozukluktur. DSM‐V (Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı veya Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı) tanı ölçütlerine göre travmatik olaylar; bireyin yaşamını tehdit eden bir olay veya gerçek ölüm, ciddi bir şekilde yaralanma veya fiziksel bütünlüğün kaybı tehlikesini yaşaması ya da tanık olması olarak tanımlanmakta ve kişi bu duruma aşırı korku, çaresizlik, dehşete düşme ile tepki vermektedir. DSM‐V içerisinde yer alan travmatik olayların tanımı içine doğal afetler de girmektedir.
Major depresyon: Depresyon, derin üzüntülü, bazen de hem üzüntülü, hem bunaltılı bir duygu durumla birlikte konuşma devinim ve fizyolojik işlevlerde yavaşlama, durgunlaşma ve bunların yanı sıra değersizlik, küçüklük, güçsüzlük, isteksizlik, karamsarlık duygu ve düşünceleri ile belirli bir sendromdur. Afetlerde ruh sağlığı hizmeti verilirken amaç, etkilenen kişilerin sağlığını korumak, ileride oluşabilecek kayıp, yaralanma ve hastalıkları en aza indirmek, hastanelere olan aşırı yüklenmeyi engellemek, kaynakları etkili kullanmaktır.
Akut stres bozukluğu; Örseleyici bir yaşam olayından sonra ortaya çıkan geçici bir bozukluktur. Olaydan sonra 24‐48 saat içerisinde gelişir, 3‐4 haftaya değin sürebilir. Çoğu hastada ağır bunaltı ve panik durum, duygusal tepkilerde donukluk, duygu yitimi, kendine (depersonalizasyon) veya çevreye (derealizasyon) yabancılaşma, kısmi veya tam hafıza kaybı, ajitasyon veya donakalım görülür.
Anksiyete: Anksiyete kişinin beden bütünlüğü ya da güvenliğine yönelik bir tehdit olarak algılanan ve yorumlanan, bir iç ya da dış uyarının harekete geçmesi ile ortaya çıkan bir durumdur.
Afete karşı koruma yaklaşımlarını birincil, ikincil ve üçüncül koruma olarak üç temel başlıkta toplayabiliriz. Afetten sonra ilk altı ay‐ bir yıl içerisinde;TSSB, karmaşık yas, majör depresyon, anksiyete bozuklukları, psikotik bozukluklar, madde kullanım bozuklukları ve fiziksel hastalığa ikincil psikiyatrik bozukluklar sayılabilir. Devam eden TSSB semptomlarına evlilik sorunları, mesleki ve sosyal işlevsellik gibi ikincil streslere yol açabilmekte, bunlar da TSSB semptomları ile başaçıkabilme yetilerini baskılayabilmektedir.
Afetlerde psikososyal müdahale teknikleri bilişsel davranışçı terapi, krize müdahale, psikolojik ilk yardım, çalışana destek, toplumu harekete geçirme ve eğitim şeklinde yapılır.
Bilişsel Davranışçı Terapi Teknikleri:
- Terimleri tanımlama
- Doğrudan farklı düşünce getirme yaklaşımı
- Alıştırma (maruz bırakma)
- Aşamalı yüzleştirme
- Strese karşı aşılama eğitim
- Kaygı azaltmaya yönelik eğitimler