Haberleşmeye Giriş

Afetler, eskiden beri dünyada olduğu gibi ülkemizde de büyük can ve mal kayıplarına neden olmuştur. Gerekli tedbirler alınmadığı taktirde bu durum devam edecektir. Afet zamanlarında can ve mal kaybının azaltılması, afet sonrası ilk yardım, arama ve kurtarma faaliyetlerinin etkin ve yeterli bir seviyede gerçekleştirilebilmesine bağlıdır. Bu faaliyetleri yürütecek kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerinin koordinasyonu bu açıdan çok önemlidir. Sağlıklı ve sürdürülebilir bir afet haberleşme altyapısının kurulmuş olması gereklidir. Afet öncesinde çalışır vaziyette tutulması gereken haberleşme sisteminin afet esnasında etkilenmemesi ve afet sonrasında da uzun süre çalışmasını sürdürmesi gerekmektedir.

İnsanlık tarihi kadar eski olan haberleşme tarihine bakıldığında, haberleşmenin büyük bir hızla geliştiği görülmektedir. Telgraf, telefon, radyo, televizyon derken şimdilerde internet, Facebook, Twitter gibi sosyal paylaşım ağları da yaygın olarak kullanılan haberleşme sistemleri arasına girmiştir. Bu durum insanları bir yandan sosyal hayattan uzaklaşırken diğer yandan çok kısa sürede çok büyük kitlelerle iletişime geçme imkanı sunmaktadır.

Bir haberleşme sistemi verici, iletim ortamı ve alıcı olarak adlandırılan üç ana kısımdan meydana gelir. Alıcı ve verici kendi içerisinde alt sistemlerden meydana gelmektedir. Kanal olarak da adlandırılan iletim ortamı ise haberleşmenin kalitesini belirleyen önemli etkenlerden biridir. Verici, gönderilecek işareti iletim ortamında verimli bir şekilde iletilebilecek biçime sokan ünitedir. İletim ortamı, işaretin vericiden çıkıp alıcıya ulaşana kadar katettiği yoldur. Alıcı ise, girişine gelen işaretten gönderilen mesaj işaretini yeniden elde etmeyi sağlayan ünitedir.

Haberleşme sistemlerinin sınıflandırılması değişik şekillerde yapılabiliyor olmasına rağmen, yaygın olarak analog haberleşme sistemleri ve sayısal haberleşme sistemleri olarak ikiye ayrılmaktadırlar. Analog haberleşme sistemleri daha çok sürekli işaretlerin iletilmesinde kullanılırken, sayısal haberleşme sistemleri ayrık işaretlerin iletilmesinde kullanılır. Sürekli işaretler sayısala dönüştürüldükten sonra sayısal haberleşme sistemleri üzerinden de iletilebilmektedir.

Mesaj işaretleri genelde elektriksel olmayan, ses ve görüntü gibi fiziksel işaretlerdir. İletilmek istenilen işaretler elektriksel işarete dönüştürüldükten sonra dahi genellikle iletime uygun halde olmazlar. İşaretleri iletime uygun hale getirmek için modülasyon işlemi uygulanır. Modülasyonun daha başka faydaları da vardır. Anten boyutlarının gerçekleştirilebilir makul seviyelere indirilmesi, aynı iletim ortamından birden çok işaretin iletilebilmesi, bozucu etkileri azaltmak gibi. Analog ve sayısal haberleşme sistemlerinde farklı modülasyon türleri kullanılmaktadır.

Haberleşme sistemlerinden beklentiler farklılık göstermektedir. Ses haberleşmesinde anlaşılır olmak yeterli iken müzik iletiminde sesin doğallılığının korunması gereklidir. Görüntü haberleşmesinde iletilen resim ile alınan resmin birbirine benzerliğinin yüksek olması istenirken, data haberleşmesinde doğruluğun çok daha yüksek olması beklenir. Bu beklentilerin gerçekleşebilmesi için göz önünde bulundurulması gereken unsurlar bulunmaktadır. Bant genişliği, işaret gürültü oranı, iletim ortamı ve gürültü bunların başlıcalarıdır.